Asi rüzgarın kollarına kapılmış
Mevsimsiz sararan yapraklar misali
Beni yerden yere fırlatıp attın
Bu azap niye
Yoksa yüreğinde mi başlar taşın tarihi.
Ya bir ışık göster simsiyah pencerelerden
Ya da kır zincirlerimi
Azat et ruhumu bırak hayalin kursun
Çöl mü dedin, Leyla mı dedin
Çölleri kaplayan vaveyla mı dedin, sus bahsetme
Mecnun, benim yanımda şöyle dursun
Yoksa gönlümde mi başlar ataşın tarihi
Bu habersiz bu adressiz
Yüreğimde art arda depremlere sebep olan
Gidişinden sonra uzayan yollar hep sarhoş
Ellerimin eski sıcaklığı yok artık
Kırgınlık bir çığ gibi düşerken gönlümün üzerine
Bu akşam ben bir hoşum akşam bir hoş
Şarkılar türküler avutmaz beni
Yoksa elinde mi başlar ayyaşın tarihi
İsmini deli dolu dalgalara haykırdığım
Nice gemileri batırdığım
Deniz ki kirpiklerimden süzüldü
Yıllar boyu deveran ederek
Dervişin ellerinde dağılan yorgun tespih gibi
Boncuk boncuk yanağıma düzüldü
Yağmurlar ne ki
Yoksa gözlerimde mi başlar yaşın tarihi
Muhammed Mehmet GÜL