aşk, kimi zaman denizi olmayan bir şehirde taş binaların arasında kaybolmaktır… beraber yürüdüğünüz sokaklarda tek başına yürümek, beraber geçtiğiniz yollardan arabanızla tek başınıza gitmektir… bazen kızmaktır ona “neden yanımda değilsin ki?” diye, bazense gün saymaktır gelmesine kaç gün kaldı diye…

ona aşık olduğun o yerin önünden geçtiğinde iç geçirmektir, “vaay be kaç yıl oldu” diye… kendini kaybedip onu düşünürken, onun evinin yolunda bulmaktır kendini…

aşk, kimi zaman denizi olan bir şehirde dalgaların kıyıya vuruşunu izlerken onu düşünmektir… gelsin diye beklemek, arasın diye gözünü telefondan ayırmamak, sevmediğin bir şehri sırf onun yüzünden sevmektir… bazen kızmaktır ona “neden yanımda değilsin ki?” diye, bazense gün saymaktır tekrar o denizsiz taş binaların olduğu şehirde ne zaman yanyana uyuyacağız diye…

sırf onu görebilmek için saçmasapan bahaneler uydurarak evden çıkmaktır, “işim var sonra gelir seni görürüm” diye… kendini kaybedip onu düşünürken evin yolunu kaçırarak, şehirler arası yolda bulmaktır kendini…

aşk, iki şehire sığabilir sevgili… ancak içinde biz varsak… yoksa bu iki şehrinde “aşk”ta bir yeri olmaz…

( Aşk İki Şehre Sığabilir Sevgili.... başlıklı yazı bengi ryhn tarafından 17.11.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu