21.ÇOCUKLUK ANISI
Yetim kaldım, bunca zaman geçmiş aradan.
Çocukluğu yaşamadım , puslu kötü havadan .
Öyle bir acım vardı ki kalbi kanatan.
Sana sığınmıştım ey YÜCE YARADAN .
Ne çocukluğu yaşadım, ne sevgi tattım ,
Ne baba tanıdım , ne ana kucağında yattım ,
Dağdan odun toplar iken ellerimi kanattım .
Kendimi gurbete çok küçük yaşta attım .
Karda kışta çırılçıplak ayakla ,
Dağa gittim zorbalıkla , dayakla ,
Çalış , didin para kazan , ne hakla !
Acı günleri unutma , kâbus gibi sayıkla !
Yıllar geçer iken , uzaklarda gurbette ,
Neler öğrendim, neler mektepte .
Yine de köyüme mektuplar yazdım ,
Fakat uzun zaman boynu bükük çâre-sazdım .
22.ÇOCUKLUK ANISI ( 2 )
Bazen mazi derim , döner bakarım .
On yaşın altını tekrar , tekrar yaşarım .
Bir köy ki küçük , kırlar, tarlalar, bağlar ,
Bir çocuk ki yetim kalmış , durmadan ağlar .
Ne anne kucağı , ne de ninnisi ,
Salıncakmış , beşikmiş , bunlar da nesi ?
Tek gözlü bir oda , seksenlik bir nine ,
Duyduğum sıcaklık , yalnızca , Onundu yine .
Okullu olmuşum , ilk senesi hatırımda yok ,
Tek bir sınıf , tek bir eğitmen , talebesi çok .
Talebeler büyük , küçük her yaştan ,
Memleket yeni çıkmış , belli ki savaştan
Bir çocuk görürüm , ne üste var , ne de başta ,
Çıplak ayak dolaşırken , karda ve kışta ;
Çocuk yaşta öğrendim çile çekmeyi
Gurbette aramam gerek artık , aşı ekmeği .
İlk tren yolculuğu , henüz çocuk , bendeniz !
SABANCI GÖLÜ’NÜ sandım büyük bir deniz ,
MARAMARA’YI görünce hayrette kaldım .
Güneş batar iken hayale , ummana daldım .
Köyden göçtüm şehre , bu sefer , sıla hasreti ,
Çıkaramam başımdan buruşuk , eski kasketi .
Çarığı çıkarıp , ibret için , toprağa gömdüm ,
Köyden çıktım amma sanki bir rüya gördüm .
Öksüz ve yoksul , zorda kalınca
Çocuk yaşta düştüm gurbet yoluna .
Yaşam savaşına gurbette, ilk kez dalınca ,
Tutunmak istedim , candan bir dost koluna .
(Şiirlerime güzel sesiyle değer kattığı için
Güzin hanıma teşekkürler)
Yazarın
Sonraki Yazısı