Bitmeyen özlemim,
İçimde buram buram hissettiğim,
Otuz yıldır ayrı kaldığım,
Tekrar kavuşmayı dilediğim,
Sevinçlerimi ve mutluluklarımı depoladığım eşsiz belde,
Memleketim...
Doğup büyüdüğüm topraklar...
Anılarımda halen yaşamakta olan yakınlarım,
Gözümde tüten sılam,
Sana geliyorum.
Yine gül bahçelerinde güller arasında,
Dikenleri ellerimi çizip kanatsa da,
Dalından kayısı, elma, kiraz, vişne ve erikler toplamak için,
Sana geliyorum.
Ceviz, badem ağaçları hala ayakta,
Gölgesinde uyumak için,
O serinliği,
Melodik esintiyi hissederek,
Kavak ağaçlarındaki yaprakların ahenkli hışırtılarında ninni misali
Kendimden geçmek için,
Sana geliyorum.
Torosların zirvelerinde,
Koyunlara keçilere yoldaş olmak için,
Sana geliyorum,
Sevgili Sılam...
Memleketim,
Özlemim...
Kan bağım olanlar, ebediyete göçmüş olsalar da,
Manevi huzurlarını hissetmek ve yakınlarında olmak için
Sana geliyorum,
Otuz yıldan sonra
Anılarımla iç içe olabilmek için,
Sana geliyorum,
Benim güzel memleketim,
Neler özledim neler, bilemezsin,
Lapa lapa yağan karını,
Kabuneni, zerdeni, nokulunu,
Yoğun yoğun sevgilerle yoğrulmuş,
Memleket kokunu özledim,
Isparta'm,
Sana geliyorum...
Sevgi dolu selamlarımla...
Yurdagül Alkan.