Canı dar eyleyince, hasretin narı söndü
Dilime ağıt yaktım, yar kaplandı sözüme
Had safha pişmanlığım, çarkım tersine döndü
Nedamet keskin bıçak, yar saplandı özüme
Düşlerimden düşüşle, beni ebedi yıktın
Mazimin ayakları; hep mi canda iz sürer
Kendimedir isyanım; nerden karşıma çıktın
Seğirtip düşme peşe, feleğim defter dürer
Zaman denilen mefhum, yaş kemale akıyor
Derman kar eylemezse, içimde özden coşar
Bir gençlik heyecanı, can hanemi yakıyor
Ben haddimi bilsemde, ömür önümden koşar
Sıkışan mengenemmiş,tutuşturupta yakan
Ruh matem elbisesi, vücuda firak saydım
Kandil karası yüzün, uyuşturup ta bakan
Miatdan şamar yiyip, ben daha yeni aydım
Okların yaralarken, ıslak kütük yakılmaz
Sevda denilen yemin, ancak arafa kalır
Bu kadar sitemlere, cihan olsan bakılmaz
Ruhta ikizin öldü, beni ancak nem alır