Şöyle az düşündüm de İstikbal için ne kadar yapan varsa ,ondan fazla yıkan var!Fikir ve aydınlanma ile yola çıkanları karalamak için bu kadar emeğin heba edileceğine,ona destek verilerek şimdi uzayda ikinci bir dünya kurmuştuk!O an düşünmediğimiz ve daha sonrasında pişman olduğumuz çok şeyler var ki hayatımızda, yazmaya kalksak roman olur.Sonrasında anlamak ve hüküm vermek ve ondan ders almadan, bir an sonra tekrar aynı düşüncesizlikle yola çıkmakta kimse elimize su dökemez!

   Bile bile sislerin arkasına saklanmak,düşüncesizlik kokan fikirlerimiz sislerin arkasında ortaya sermek en büyük maharetimiz olsa gerek!Sisler dağıldığında ortaya çıkan yüzlerimiz ve niyetsizliğimize rağmen yalan söyler ,delikanlı gibi ben söyledim ama bu sözümün buraya geleceğini yakıp yıkacağını bilemedim diyerek, gerçeği anlamanın erdemliğini takınmaz,hala maskelerin gölgesine sığınarak saklanırız.

   Geleceğe silinmez yarınlar düşünceler hisleri taşımaktan yorgunuz,gönül heybemiz o kadar gereksiz şeylerle dolu ki,yarınları güzel düşünceleri hayalleri almak için yer kalmıyor...Tedirgin ve küstahlık kokan adımlarımızla, doğru olmayanın peşinden giderken,sonunun iyi olmayacağını tahlil etmeden balıklamasına üzerine atlar,altında kaldıktan sonra kendimizi değil,başkalarını suçlar kendi hatamızı görmeyen körleriz! Düşünmeden kafa yormadan tahlil etmeden,yarınlara faydası var mı düşünmez illaki tıkanma noktasına, çıkmaz sokaklara koşmaktan hiç yorulmayız!

  Diyalogdan kaçarak,kadir bilmez tutum içerisinde olmakla,fikrin iffetini soyarak iffetsiz söylemlerle baskılarla bir yere varılmayacağı tarihimizde pek çok acılı yaşanmışlıklarla mevcut.İzahların karmaşasında kalmak için uğraşacağımıza ,izah etmenin,anlamanın,anlayışlı olmanın engin denizinde yüzer isek, şuurlarımızda ki dağınıklığı korkuyu yenerek, her şey kısa zamanda hal olacak,yüz yıldır atamadığımız adımları bir kaç yılda atmış ve ilerlemiş olacağız.Yıkıcı olan düşüncelerin merkezine koşmak yerine ,inşa eden düşüncelerin merkezine koşmak,aramızdaki sen ben çatlağını,biz denilen merhem ile iyileştir isek,inzivaya çekilmeden elimizi taşın altına hep birlikte korsak, inanın dünyamız daha güzel olacak.

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

( Şuurlarımızdaki Dağınıklığı Korkuyu Yenerek... başlıklı yazı kul mehmet tarafından 11/8/2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu