“- sülemen dedinizde

“şeerden köye bi öretmen geliii

bi de candarma

çoğ evelden bi de mültezim mi ne”

 

haa.. o dedikleyin arada bi de YSE’nin[1],

Toprak-Su’yun adamları

söz vahtında açılı derler ya;

gari vakıt bu vakıt, bi ikindi önü

köylü de(ğil) miyiz

bi iresmi cip, doç filen gördük müydü

 

“-nası olsa para isdemeycekler ya”

            çokaşırız başlarına

“-hoş geldiniz meendiz beyler” deye

kimi de

“-sefalar getirdiniz abe”

ne demeğise..

 

her birimiz

hepiciğiynen ayrı ayrı tokalaşırız

bir bir.. sonura “-meraba”,

“meraba”,

“meraba”

tam annaçlarında mevzilenir,

                        gözlerinin içine

bal damlaycağmış gibi

                        ağızlarına bakarız

 

o ğün de gele-gele

            yeşil bi Amarkan Doçuynan

Toprak-Su’yun adamları ğeldi Isparta’dan

Allah ne verdiyse biz hepiciğine gene

m(üh)endiz mamelesi çekdik

sütre gerisine çekildik;

 

hani 23 Nisannarda

yoğurdun içine para atar,

ellerimizi ba(ğ)larlarıdı da,

ö(ğ)retmenin “başla” demesiynen

aş gurtlar gibi saldı(rı)rız

gözü açık olan hemi ötekinneri yoğurda beler,

hemi de parayı bulur,

o hesap.. hani

“başla” deyvicekler gibi

meendizlerin gözlerinin içine içine bakıyoz

nassı emme parıl parıl..

sahabına gavış av köpee gibi

mayıl mayıl

 

netçede.. tohumuna para mı sayıyoz,

            “-mendiz bey” deyinşe

bize bi ceremesimi[2] var,

            ta .mına ğoyan ta!

 

emme! o …….. içlerinden biri gasıtdı

“-ben şöferin” deye

biz de içimizden “ne bok olusan ol

ötekinner mendiz de ne yani” dedik,

hepiciğinin meendiz olmadığını da

adımız gibi biliyoz emme

arap eli öpmeynen dudak grarmaz ya

köylü milleti de(ğil)miyiz

gövde uçan guşdan medet umarız

 

neyimiş, mendiz değilimiş, sanki sayanda

başımız göğe mi değiyo, a gapba döyüs,

sanki sen gazanıyon da biz mi yeyoz

alt tarafı bi Alla(hı)n selemini verdik

alısan aaal,

almazsan alma,

bokunda bosdan mı bitircez[3]

neyimiş.. “şöferimiş”

marakdan öldüydük, dinine yanayın

 

bu gene

“-adım da Sülamann” dedi dik dik

hinci ne yalan söyleyen

şeerli gısmı nassı;

olmasa bile meendiz-müdür yani patıron

                        mamelesini severse

köylü gısmıda kendi gibi gonuşan,

                        kibirlenmeyen,

kendisine depeden bakmayanı

bek sevmez onu

tahası kendini adam yerine goyanı

adam yerine gomaz,

etibar etmez

 

valla bak öyledir,

hinci ne yalan söyleyen

doğruyu ahretde mi gonuşcan,

o da bizim gibi köylü haralda

“evin danasından boğa olmaz” deye olmalı

neydelim aldık gabil etdik

eyi sen de şöfer oluvu bakalım

üsdelik de

adın da Sülaman olsun, .mına ğoyan

 

“-ne bok olusan ol” dedim kendi-kendime

biz de sana “-bey” file demeyviriz olu-biter

daş atdık da golumuz mu incindi a gapberif

 

nayeti mesele annaşıldı..

herif Ecevitçi’miyimiş neyimiş meğerise

herkeş buna olmadık yerden laf sokuşduruyo

olmadık şeyler soruyo

 

o da çer-çor[4] demeyo,

            onnara cüvap yetişdiriyo,

“milli gelir” deyo,

“galkınma” deyyo

“gişi başına gayri sahi hasılat” deyo

“köy kent, möy-kent”

üğüdüyo da üğüdüyo gari

sanki her köye paflıka guruvucak..

 

İtalleninen, Türküye deyo,

ak günner deyo,

gopretif deyo,

köyleri birleşdirip şehir olcamışıyız,

belediye, yol, çöp, çöpcü,

her sınıfa ayrı öretmen deyo

 

gari Yalavaca getmeycek

kendi şeerimizde bazar gurcamışıyız

sanki bizim köylünün bek umurlarında da

a gapba-malı döyüs!

sanki senin gibi herkeş “mayış ehli”[5] de

sanıyo ki biz her gün bazara gediyoz

mamir gibi mayış alıyoz da

 

annadıyo da annadıyo gari

bereket versin Demirel’e çamır atmayo

öteki zıpçıkdılar gibi

başına gelceğin farkında

valla döğmeye gakarlar

Gara’nın o(ğ)lannara ettikleri ğibi

eyi de sanki bizim köy,

bunca yıllık demukratikligden cayıp

bi şöferin ağzına bakıp,

gedip varcaz da Ecevite oy verceğmişiyiz ğibi.. mahoo..

 

olmuşu olcaa onüş oyunuz var..

Akmemetler, Fezullahlar, Garamercen,

haa bide öretmen möretmen.. o gadar

iner sekize çıkmaz ondörde

 

len bu guminisler bi acayip oluyo ya……..

evel de seninkinin gafasının

            ense kökünde gara bi şapka,

            bizinki ğibi değil

sırtında mavi gömlek

bıyığı bile hurasında,

            aynı mitli Ecevit’in ki ğibi

            nem ne şekil

kendini Ecevit sanıyo haralda

senin baş şöfer Sülaman Ağa

Allah var..  adı sülaman deye gıratçı sandık

zahar adın sülamanısa

            adaletçi olman ilazım ya!

o cihetden çocuğunun adını

            Adnan, Süleyman goyannardan

oldu bitti haz etmen valla



[1] YSE yol-su elektrik kurumu

[2] cereme : olmadık masraf, durduk yerde kazara olan kayıp, başkasından kaynaklanan zarar,

[3] bitmek: yetişmek, büyümek

[4] çer-çor : çoluk çocuk

şer-şor : haylaz edepsiz

[5] mayış ehli : devlette memur, düzenli-aylık geliri olan,

( Toprak-su 1- Süleyman Bey başlıklı yazı İ.ÇELİKLİ tarafından 29.08.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.