NOGAYTÜRK
   Ramazan NARİN
 
      İNTERNET MEDYASINDA DEŞARJ..!
         
pardon DEJENERE OLUYORUM..! TEŞHİRCİLİK…Pek çok insanın farkına varmadan veya vararak yakalandığı reel ve sanalı olan bir psikolojik vakadır. Bu hastalığın sanmayın ki sadece cahil cühela ve garip gurabada olduğunu. Bu ince hastalık, ünlü de ünsüz de, zengin de fakir de, siyasetçi de seçmen de, kimde arasanız bir bulaşıklığı var, üzgünüm ama… belki ben de bile…
 
HÜKMETMEK…Eğer bir topluma hükmetmek istiyorsanız, onu maddi ve  mana değerleriyle sömürmek istiyorsanız, akıllı olacaksınız. Kim gibi ? Rusya’daki ÇARLAR gibi, kim gibi? Sovyetlerdeki Komünist liderler gibi, kim gibi ? sömürgeci İngilizler, emperyalist Amerikalılar ve bu işin maddi parsasını toplayan İSRAİL’ li Yahudiler gibi…ABİ ler gibi…
 
SOVYETLERE ve KOMÜNİSTRejimle yönetilenlere bir bakalım. Hala sömürülüyorlar mesela. Nasıl mı ? EN UCUZ VOTKA ve SEX ile…Gidin, Sovyetlerden ayrılan Cumhuriyetlere, bakın halklarına ve yaşantılarına…Adamlar 10-20 dolar aylık gelirle, sabahtan akşama… akşamdan sabaha kadar VOTKA içiyorlar…Beyinleri öyle uyuşmuş ki, yaşadıkları ülkenin sorunları onlara VIZ GELİP TIRIS gidiyor. Onlar hala, devletten bedava aldıkları ev-enerji ve en ucuz içkilerle iktidarları ! nispetinde sabahlıyorlar. Beyinleri uyuşmuş haldeler yani. Ne fikir, ne de iş üretiyorlar…ne de dostu düşmanı ayırt edebiliyorlar…
 
Şimdi biz ;Komünistlerin insanları sömürme ve yönetme taktiklerini öğrendik ya, Türk Cumhuriyetlerimiz bu acı tecrübeyi tattılar ya, belki Türkiye’deki toplumda bundan haberdardır diye, malzemeyi değiştirdiler. VOTKA yerine İNTERNET…
 
İNTERNET MEDYASI…Emperyalistlerin dayatması sonucu ve Rahmetli Turgut ÖZAL sayesinde, Bilgisayar Tüketim Teknolojisi olarak hayatımıza girdi. Yazacaklarımdan sonra bana aman TEKNOLOJİ ÖZÜRLÜ veya karşıtı falan demeyin, Ben, 1988 Yılında Susurluk Halk Eğitim Merkezi’nin açtığı Bilgisayar Kursuyla, Bandırma’daki BANCOM Bilgisayarın sahibi Hüseyin Hocamızdan aldığım derslerle, bu teknolojiyi tanıdım. Ve o gün bugündür içindeyim ve oğullarımdan birisi de, Bilgisayar Yazılım Mühendisidir hatırlatırım.
 
İnternetin yaygınlaşması-yaygınlaştırılması ise, AKP İktidarlarına nasip oldu. Önce Bilgisayarlar ucuzlatıldı, sonra da TELECOM ile internet…Şimdi herkesin evinde, işyerinde, bürosunda hatta cep telefonunda, omzundaki çantasında İNTERNET var. Amenna…
 
Hatta, her ev demek te yanlış benim evimde (7) tane var. Bayramda oğullarım gelince gece bir baktım ki, herkesin elinde bir bilgisayar vayres sayesinde odalarında internetteler…keyf ler kebap yani.
 
Böylesi bir teknoloji tüketicisi olmamızın pompalandığı durumda, teknolojiyi doğru kullanmak gündeme geldi şimdi. Peki kullanıyor muyuz ? Bence koskoca bir HAYIR..! Evimizdeki bıçakla ekmek ve meyve kesersek, SUÇ değil… faydalı hatta…Ama o bıçakla adam kesersek SUÇ. Lakin internet ve bilişim, neredeyse SUÇ değil. Halkı ve kamuoyunu yönlendirmek ve hükümeti düşürmeyi düşünen siteler kurmak SUÇ elbette. Dün, bu yüzden İNTERNET ANDICINDA ismi geçen bir Korgeneral bile Silivri hapsine atıldı ona göre…Söylemedi demeyin !
 
Şimdi gelelim işbu İnternetimizin maharetlerine. Önce GOOGLE Amca diye bir program çıktı. Meydan Larousse yanında b.k yesin valla. Bu amcamız, bizim yegane bilgi kaynağımız oluverdi. Hatta bizim gözetleyicimiz. Artık bilgisayar başına her kim oturuyorsa bilecek ki, BİRİ ONU GÖZETLİYOR… Şimdi bu yazım yayınlansın gazetem SON KURŞUN’da, bakın görün hemen beni de kayıtlarına alacak, ondan kaçmak mümkün değil.
 
Akabinde MSN çıktı, seslisi, görüntülüsü çıktı…yeter mi Facebook çıkıverdi birden. Adına SOSYAL PAYLAŞIM SİTESİDİR dediler. Hangimiz sosyal değiliz ki ? Adama soruyorum, içki içiyor musun ? –Sosyal içiciyim…diyor hemen. Ben de mi sosyalleşsem acaba ? dediğim anlar olmadı değil. Facebook’u ben FACEBOK diye Türkçeleştiriyorum ya, emperyalistlerin önümüze attığı bu ucuz BOK içinde ucuz ucuz günlük BİR liraya eğlenip sosyalleşiyorum yani. Derken….FB nin içine gecekondudaki insanlar, tinerciler, üçkağıtçılar üstü başı yırtık pırtık dangalaklar girmeye başlayınca, bizim SOSYALLEŞMESİNİ tamamlayamayan elit (seçkin) kesim, yeni bir yeni yuvaya kaçıverdi…
 
Kahrolası Emparyalistler TWİTTERdiye bir başka sos sunmuşlar sanal aleme. Ama kurnazlık yaaa, öncelik BÖYÜK ve ÜNLÜLERDE. Bu olay TELSİM-TÜRKSEL rekabetine de benziyor. Ben 1995 te TELSİM ile GSM alemine adım atmış gidiyordum ki, TÜRKCELL çıktı ve ‘EN İYİLER TÜRCELL KULLANIR”dedi olay bitti. Bütün elit ve ünlüler orda. Ben TELSİM numaramdan bir ara utanmıştım valla. Ama geçtim TÜRKCELE.
 
Twitter’e geçmekte çok geciktim ve (5) gündür TİVİTTER Hesabım var. Neden oraya da gittin derseniz ? Yavv nasıl gitmeyecem, bir baktım C.Başkanımız orda paylaşımlar yapıyor, Başbakanımız, çok sevdiğimiz siyasi parti liderlerimiz orda… Milletvekillerimiz orda. Gazeteciler orda, piyasanın adı duyulmuş tüm medyatikleri, ünlüleri orda. Artık MODA TİVİT, orda hesabı olmayanı adamdan saymıyorlarmış, öyle dediler. Ben de ADAM OLURMUYUM U denemek için,  gittim TİVİTE…!
 
Başladım o gözümüzde büyüttüğümüz koca koca adamları/hanımları takip etmeye…Aman Allahım ! Ne güzel şeymiş ÜNLÜ olmak…MEDYATİK olmak…SANALİTİK olmak…Takipçileriniz bilem var. Eskiden hayranları olurdu bunların, şimdi takipçileri…
 
Gerek facede, gerekse tivitte geyikten LAY LAY LOM, KES-KOPYALA-YAPIŞTIR-PAYLAŞŞŞŞ ! yetmedi mi, BEĞEN arkadaşım. Beğen ki seni de beğensin birileri…Sanırsanız GEYİK PAZARINDASINIZ…Boynuzlar birbirine girmiş ve ŞAKIR-ŞUKUR bir ortam.
 
Geyikten adamlık yapanlar mı ararsınız ? geyikten İslamcılık, nurculuk, devrimcilik, ülkücülük, Atatürkçülük, Türkçülük, sanatçılık, topçuluk v.s ne ararsanız var. ÇİŞİM GELDİ, KARNIM AĞRIYOR, ÇOCUK AĞLIYOR, KOCAM ÇAĞIRIYOR diyenleri bir görseniz, ağzınız açık kalır. İsimlerini burada verip, bir de ben onları MEDYATİK yapmayayım. Ama, hakkını yemeyelim KÜRTÇÜLÜK te var. Ama enteresandır, geyikten değil, harbiden savaşıyorlar T.C. ile…
 
Türk Askerini, dağdaki teröristle bir tutup lanetleyenleri bile gördüm. TSK bile küfür edilecek alana sokulmuş burada…Geçtiğimiz hafta 30 AĞUSTOS Zafer Bayramı ile, Ramazan Bayramı çakıştı ya…Miladi takvim ile Hicri takvimin birbirlerine, bilimsel kaydıklarını bilmeyenler neler uydurdular bu olağanlığa neler... Kimisi bunu Allahın lütfu/mucizesi olarak gördü, kimisi keramet aradı, kimisi ululaştırdı, kimisi ise b.kladı…
 
EGEMEN BAĞIŞ,AKP Hükümetlerinde Avrupa Birliğinden sorumlu baş müzakereci ve Bakan Egemen BAĞIŞ…, sosyal medya Twitter hesabından TWİT atarak, bu bayramları kutladı ; ‘‘Yarın Ramazan Bayramı sevinci Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde, AB standartında, bir Zafer Bayramı kutlama sevinci ile birleşecek. Kutlu olsun. ‘
 
Benim takip ettiklerimden biri ya E.BAĞIŞ, ben bu mesajı görüp te durur muyum ? Başladım sorular yazmaya sayın bakana, cahalım affedin bile dedim…RETWEETLEDİM bile…Mesajı FAVORİLERİME dahi aldım. Yetmedi, takip ettiğim Cumhur Başkanım dahil, Başbakanım dahil, Melih Gökçek (beni blokladı) ve bilumum AKP patentli devlet adamlarına AB standardında bir bayram nasıldır ? Lütfen bu standartların sırrını verin ki, yarın ona göre bayramlarımı kutlayayım diye mesajlar attım bende. Beni kaale almamış olacak ki sayın bakan, beni AB Standartlarındaki RAMAZAN BAYRAMI ve ZAFER BAYRAMI konusunda, özel-genel aydınlatmadı. Darıldım aslında, bir düşünse onun takipçisiyim…Ama o ve onun gibiler ise, habire yalakalık yapan, EN BÜYÜK SENSİN diyen şak-şakçılarına, hayranlarına zaman ayırıyorlar. Kızdım biraz…
 
O, bilgi vermeyince ben de önce Kopenhag Kriterlerini önüme koydum ve başladım TVİT atmaya ortaya…Kimseden pek TIK çıktığı söylenemez tabii ki. Ama sayın bakanın bir danışmanı veya hayranı kulağını bükmüş olmalı ki, Bayram mesajı 2-3 saat sonra değişti TWİTTER Medyasında.
 
 “         Egemen_Bagis ; Kardeslik, dayanisma ve birlikteligimizin simgesi Ramazan Bayraminizi kutlar, ulkemiz, milletimiz, ve insanliga hayirlar getirmesini dilerim “ 
 
Ben de tekrar sordum tabii ki ; Niye değiştirdin Sn. Bakan ?
 
GAZETECİ İSMET BERKAN, o da bir TİVİT yumurtladı bu arada. “Kimse kusura bakmasin varligi kimsenin varligina armagan etmem, illa edeceksem cocuklarima ederim.” Bunu neden dedi biliyor musunuz ? ANDIMIZ var ya okullarımızda okuttuğumuz. Bu beyefendi de çok rahatsızmış bundan, Varlığını armağan etmezmiş ülkesi için, ben de ; hastir len dedim kendisine, senin varlığına ihtiyaç duyan TÜRKİYE de ben zaten yaşamam.
 
SALİH KAPUSUZ da,MİLLETİMİZİN bayramlarını kutlamıştı, durur muyum, ona da sordum. ‘Hangi millettensiniz ve hangi milletin bayramını kutladınız ? ‘ Çok cahilim valla!
 
Gazeteci EmreUslu ; 30 Agustos nedenyle Tanklar yine sokaklara cikti mi? Ben burada Tanksiz Topsuz bir 30 agustos geciriyorum da :)) “ tivitlemiş, İĞRENDİM SENDEN dedim ben de, Ordu düşmanlarını sevmiyorum ne yalan…
 
BAKAN FARUK ÇELİK ; ‘ PKK İLE MÜCADELEYE 400 MİLYAR DOLAR GİTTİ ‘ diye bilgi mesajı atmış. Matematik dahisi bakanıma dedim ben de ; ‘HAKLISINIZ, VER KURTUL yapalım”  Ama ; Neyi kime veriyorsunuz yahu ?
 
SİNAN OGAN (MHP IĞDIR Mv.) ;  Kendisini sıkıştıran bir gazeteciye en sonunda, AB-D-NATO Karşıtı değilim/iz diye itirafta bulunuverdi. Ben de bir Türk Milliyetçisinin nasıl olurda bu konjoktürün sorumlusu AB-D ve NATO ya karşı olmaz sorusunu patlattım … TIK yok tabii ki.
 
Bir de o meşhur 27-Nisan E-MUHTIRASI vardı ya…TSK Sitesinden yayından kaldırılmış. Bütün ordu düşmanları, yargı düşmanları bayram yapıyor derken, bir de baktım benim sosyal medyaya… bütün AKP liler istisnasız bunu baya bir şey sanıp, göbek atıyorlar adeta. Nasıl bir tatminse bu…Oysa ki AKP, işbi TSK Muhtırası yüzünden bugünkü gücüne ulaşmıştır ama…Anlayamıyorum ben. Ben AKP li olsaydım, vallahi billahi üzülür ağlardım, kaldırmayın dursun orda, millet sizin SERT bakışlarınızı görsün de bize sığınmaya devam etsinler… diye !
 
Yani herkes, sosyalleşmek adına bastırılmış duygularını tatmin ediyor eteklerindeki taşları döküyorlar, seyirciler ise esnemekte…Ama, ben bu işten… para kazanacam. Kafaya koydum. Günde (8 saat) mesai yapıp, bunları izlesem ve muhataplara kazık sorular sorsam ve onlarda cevap vermese, ‘CEVAPSIZ KALAN SORULAR !’ diye bir kitap bassam var yaaaa, satış rekoru kırar ve köşeyi bile dönerim valla.
 
Bu arada itiraf etmeliyim ki ; ne kadar iğrensem, ne kadar kızsam da sevdim ben bu sosyalleşmeyi. Bazıları bana sen ne ilkel adamsın yahu, beynin almıyor, çağdışısın gibi sataşıyorlar olsun sevdim ben. İnsanların ne kadar küçük, menfaatlerin ve şahsi çıkarların ne kadar büyük olduğunu gösteriyor bana bu sosyal medya. Ve Emperyalistlerin gücünü…VOTKA+SEX mi iyiydi acaba ? Düşmanlarımı da tanıyorum bu arada…
 
Kucağımızdaki bu sanal dünyaya dalan insanlar, Tunceli’ de halı sahada silahsız top oynarken şehit edilmelerine neden ses çıkarsın ki ? Ya da ses mi çıkaracak…kolayı var. KESSSS, KOPYALAAAAAA, YAPIŞTIRRRRRR, PAYLAŞŞŞŞŞŞ….oldu da bitti maşallah ! Ne oldu ? Terörü kınadın, acıları paylaştın, şehit ailelerine güç, düşmana korku verdin….Bu arada atı alan Üsküdarı geçmişmiş, Kürdistan kuruluyormuş, Ermeniler vakıflar bize pahalıya mal olacakmış….ne gam. Hoşuma gittiyse bunlar, basarım BEĞEN tuşuna, hoşuma gitmediyse o an, keserimmmmm, paylaşırımmmmmm olur-biter…
 
Haydi faceye, tivite hesap açmaya fakede olur açın yeter ki…Teşhir etmezseniz bi tarafınızı yazık size… Yaşasın vahşi kapitalizm ve onun EMPERYALİST düzeni ! Artık böyle çığırmak lazım yoksa büyük AB’iler kızar…Sen uyu TÜRKİYEM, sen oyuncağınla oyna ve rahat uyu ey TÜRK ! <nogaytürk>
 
 
 
 
 
 
 
 

( İnternet Medyasında Deşarj.. Pardon Dejenere Oluyorum Ve Teşhircilik.. başlıklı yazı NOGAYTÜRK tarafından 13.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.