Mevsiminde fal tuttum, cemreleri sayarak
Bildiklerim geçti de, bilinmeze kayarak
Kudret bildiğim aşkı, sandıklara basmışsın
Dört gözle bekler iken, tepeleri aşmışsın
Uzandığım ellerin, gücümü kesip yordu
İş arayan feleğim, bana mazimi sordu
Kanat çarpsa boşverdim, hani ulanan yollar
Canı canda koymadın, derde bulanan dallar
Kaçak kelimelerle, önümde diz çökmüşsün
Ninnilerle uyutup, bal dilleri dökmüşsün
Gönül rengimle anıp, yudumlayıp içerken
Seni kendimden sanıp, istisnasız geçerken
Şimdi kim utanacak, kim olacak davacı
Kalbin deva bulmasın, ati dolacak acı
İpek kozası gibi, haşlaman ani oldu
Güz vurgunu tomurcuk, tende sararıp soldu
Devrilen ne çamlarmış, sana iyi yakıştı
Kalbime yüz çevirdim, nefretimle bakıştı
Senin de gelir günün, özlem paklanmaz düşte
Gayya kuyusu olup, sevdan saklanmaz döşte
.
