Bir bağ bozumuydu kol saatimin kırılışı
Terli terli izler vardı parmak izlerimdeydi
Ellerinin kokusu vadi sabun temizlemiyordu

Sen vardın bitmek bilmeyen sevdan vardı
Loş kokan izler devamında her daim karşımdaydı
Ne kelebek konuyordu ellerime nede
Abdest alabiliyordum sabahları

Kol saatim kırılmıştı bir kere
Keşke kırılmasaydı diyorum zalim kordonlar
Görmeseydim sizi o izleri hissetmeseydim
Evrenin tek nadide izi olur ya
Benim için en nadide izdin işte

Ardında bıraktığın şehvet
Kopartıyor du sokağımdan beni
Dağ taş çamur kuleler 
Hepsi birer düşman hepsi isyan 

İzlerinin izleri beyin damarlarımda
Üstelik Çernobilli yaşıyorum
Duman olmuşum ardı sıra

Kol saatime gelince tamirde olmuyor
Ah o izler tuz ruhunun bile 
Çaresiz kaldığı fukara bedevi 
Ey yıllar geçmişi nasıl sakladınız benden ey kollarım siz demi bana düşmansınız

Bilemiyorum bilmekte istemiyorum
Ama kol saatimi istiyorum hem de hemen
Çok acil kol saatim varlığımın simgesi dumanla geçmesin nefes olsun hayat benimle bulmuşsun.

İbrahim KANDAMAR
08.12.2006
( Kol Saati başlıklı yazı Mavihüzün tarafından 7.09.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu