Henüz

Adımlamaya başladığım

Zamandan bu an’a kadar arkasında sürüklendim



Bazen

Sessiz bazen de nefessiz

Devran içinde arşınlanan bir deniz nizamsız nefis



Gel

Zaman git zaman derken

Halin sahifelerinde kederlenip hüznü nefeslenirken



Yokluk

Kuraklıkta susuzluk

Umutlarda solgunluk yorgunluğa güfte yaptırıyordu



Çaresizlik

İdrak edilmeyince

Kanaat niteliğe ermeyince, vuzuh netleşmeyince acı



Izdırabı

Kamçılıyor kan akıtıyordu

Nisyan yamaçlarda daveti bekleyerek fırsat kolluyordu



Bilmeden

İnanmak, anlamadan kanmak

Akidede muğlâklığı yaşayarak, maslahatlara sığınmak



Arkaya

Hiç bakmadan yaşamak

Tefekkürden imtina ederek hevesleri kuşanmayı anmak



Derken

Akıl sığaya çekerken

İbretlik hadiseler bir bir önümüze serilirken tükenmek



Nefesin

Kadrine haiz olarak

Sahibinde netleşmek, sevdayı hasrederek ona yürümek



Ezelin

Ebet için ahengini

Aşkın nurlaşan ulviyetini, nizamsız zevklerin sefilliğini



Kaç zaman

Sonra ve hazan oluşunca

Ömür takatte zorlanınca, gözler fersiz bomboş bakınca



Umutlar

Geliyor birden aklıma

Lakin hiçbir yatırım yapmayınca, naçarlığın sağanağında



Hıçkırıklar

Düğümleniyor boğazıma

Ağlamak ne çare, zaman seni mazinle hikâyeni seyredince



Tekaüt

Maaşınla aldığın mezar

Yalnızlığında ürpertilerle haşyetin serencamını haykırınca



Kim olacak

O elim manzarada yanımda

Evladiiyal her ne kadar varsa, refikam ağıtlarla başımda



Hüzün

Desteledim arkamda

Bestelediğim şarkılarla mısralar duracak bir bir karşımda



Mütemadiyen

Çaresizliğe hayıflansam da

Yaratan’a iltica ediyorum her ne olacaksa rahmet onunla



Gülün

Kokusunu arasam da

Hasretmediğim zaman çıkıyor hemen karşıma ağlasam da



Toprağın

Yetimi anlatan hicranıyla

Hesapsız hayatın sonuçlarıyla, keyif ne kadar haz olsa da



Mekânsız

Düşünmek ileriyi görmek

İnsanın vasfından sudur ettiğini bilmek, kalbi serinlemek



Vicdanı

Dürüp bükmeden hilkatine

Tevdi ederek ulvileşmek nefesi sahibine hasredip yücelmek



Aşkı

Harında ki sevdayı

Sabrın baharında rengârenk açarak yaratan Hakka koşmayı



Ne derlerden

Soyutlanarak kul olmayı

Ön yargılarda yargıçlığı müdavimlerine bırakarak hür olmayı



Başarmadan

Umudun niteliğinde baharlaşmadan

Ruhun kalbi nizamında vuzuha ermeden koşmak yılgınlığımı



Affedemiyorum

Kimi suçlayacağımı bilmiyorum

Lakin artık çok geç her gün adım adım mizana yaklaşıyorum



Muhakkak

Üzülüyorum sukut ediyorum

Kalbimin lekelerimden kurtulamadan hayata veda ediyorum







Mustafa CİLASUN
( Zaman Çıkıyor Karşıma! başlıklı yazı Yazan Adam tarafından 9.05.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu