düşlerimi seçme zamanım benden ç/alınmış..
bana ölmenin kolay tarafını öğretmeyin ,
nisbet ettiğim ten yanıklarıyla çoğaltısındayım yokluğun
çoktan unuttum ins tenlere gebe olan gevşemeleri
yanmak tensel halden ötedir
yunus gibi dervişane
kızıl bir toprağa su niyetiyle akmak gibi
çelimsiz bir bahar konacak mevsimlerime..
kokusundan bilirim yüreğime halvete duran tutku şiirlerinin
yaz artığı bırakacak güneşten çaldığı yanıkları..
kıvrak bir tayın yelesine iliştirin tenimi
rüzgara kapılsın önce
sonra hummalı bir sancıya u/yansın
bir musalla taşı gevresin ömrümde
içimdeki sunak ağacına bir tel saçım bağlansın
sonra ömrümden eksilsin sevda
konulsun tüm benliğim masaya
bir ruletin insafına bırakılsın
sonrası..
ya herru--ya merru..
hayallerimi sığdırdığım ankayı çoktan vurdular
tarumar oldu külleri
yalancı doğum sancısıyla
iblisi çoğaltmaya meyl ettiler
zuhur alfabesinden haberi yok ruhların
eğilip göğün teslimiyetine
ba/hira oluyorlar çölün su i/stemine
bir sihirbazın gölgesi haraç edildi önce
sonra mezatlandı köle simsarlarının kan kokan nefesinde..
‘ saf eserli bir rüzgar çelme takar sessizliğe. Alıp sürükler her şeyi. Durup sukutu vurur önce serseri bir kurşun vaad edilmiş bir zamandan. Feryat ederken şarkılar güzergahını değiştirir ahval..’
-Nurettin ÖNDER