Git gide ağırlaşıyor üzerimdeki acılar. Bilmiyorum. Belki de sensizliktir bedenimi, ruhumu zedeleyen.
Nasıl bir acı bu hiç geçmiyor.
Bilmem ki şimdi, hangi unutulmanın, yalnızlığın ufkundayım. Dönecekmişsin gibi
beklemek canımı acıtıyor aslında yorulmadan, bıkmadan, beklemek ağır geliyor
aslında. Kimsesiz kalmış gibiyim sanki. Etrafımda tanımadığım yüzler var. Hiç
biri sen değil, hiç biri bize benzeyemez aslında biliyorum. Ya da bu
yaşadıklarım kalbime göre değil. Belki de ihtiyacımız olan tek şey sırtımızı
bir duvara yaslayıp, yıldızlara bakarak aşk yorgunluğunu üstümüzden atmamız
gerekir.
Biliyorum aslında. Bazen çok
sevmek de yorar insanı. Gönlümde derin bir yara var. Sensizlikten yalnızlığa
doğru kanıyor. Gözlerim aşkından yanmaya başladı. Her damla elime düşerken bir
kez daha yalnızlığımı ve kimsesizliğimi hatırlıyorum. Dün senle güzeldi
aslında. Ne denli hayaller, umutlar, yaşanmışlıklar vardı. Bu günse yine seni
düşünüyorum ama sen yoksun. Yarınsa... hiç ümidim yok aslında.
Yarına sağ çıkacağım belli
bile değil aslında. Büyük bir tereddüt içindeyim. Belki beyazlar içinde, soğuk
topraklara koyacaklar beni. Belki de
üzerime o toprağı atmak nasip olmayacak sana. Hak etmiyorsundur belki de. Acı
çekeceksin ya da bir yandan kin, nefret, hüzün yaşarken diğer yandan da bensizliği
tadacaksın aslında. Ya da arkanı dönüp ölüm korkusundan, benden uzaklaştığını
zannedeceksin. Oysa ki ben her an yanında olacağım. Bedenim bu dünyadan göçüp
gitse bile.
Yada yoluna ne çıkarsa çıksın onu
yaşamak zorunda kalacaksın. Ya gülmekten mutlu olacaksın ya da ağlamaktan
öleceksin.
Yazarın
Önceki Yazısı