Onlarca çocuk gülümserken yüzünde
Çizgi dedi usulca dudakların
Kalbinin çizgilerini kazıdı
Kan tutan parmakların
Elleri kalbinin derininde esir…
Kapatıp kulaklarını
Söküp atmak istedi uğultuları
Ve ilk kez cesaretine yenildi
Az ötede
Mendilini açmış kemancı
Meczup bir iniltiyle inletirken notaları
Çok güzel bir sese nazire yapıyordu şiir
Ve mısralar ölüyordu
Şairin dudaklarında
Onlarca çocuk gülümserken yüzünde
Ağlayan gözlerini yıkardı yağmur
Annesine öykünürdü karnı aç serçe
Bir lokma ekmeği uğruna
Sokak sokak aşk yanarken yüreği
Bi cümle sev kendini
Bi cümle
Eğmeden başını
Bi cümle cesaret
Ölümsüz bir rayihadır sevda
Uyuduğunu sanan zamana inat…
Söylemen lazım
Baharı kaçırmadan
Yakarışların
Şerh düşen mısraların izinde
Gri bir toz bulutu
Gece esiyor püfür püfür
Sussan zamanı yargılıyor denklemler
Konuşsan
Dinlemiyor hiç kimse
Adem Efiloğlu
Not:
Ne kadar kaybolur içinde insan