Bugün doğum günün sevdiğim
Ellerini tutamayıp
Gözlerine bakamadan
İyiki doğdun diyemediğim o gün
Bugün doğum günün sevdiğim
Ruhumun elbisesini
Yalnızlığımla birlikte giyindik yine
Yine dokunamadı parmakların
Özleyen ellerime
Bugün doğum günün sevdiğim
Yüzün nasıl güler
Nasıl bakar aynalara
Ve nasıl düşer bir çiğ tanesi yanağından
Ağladığında seninle ağlar mı rüzgârlar
Ve güldüğünde
İçine düştüğüm çukur olur mu gözlerin
Bugün doğum günün sevdiğim
Duru bir deniz gibisin
Hep susmayı öğütlemektesin
Arsızdır bu yüzden bakışların
Arsızdır sus pus kelimeler
Sus dediğinden
Bugün doğum günün sevdiğim
Yaklaşsam nefesin
Sevda kokar bilirim
Serin baharların
Taç yaprakları yansır saçlarına
Parmaklarında masalsı bir arzudur alyansın
Dokunduğunda
Cennet yapar kalbimi
Bugün doğum günün sevdiğim
Hep içbükey soyunuyor düşünceler
Kimsesizliğim dedikçe
Tam yanı başından esiyor tayfun
İşte bu yüzden
Sesindeki yanılgıdır
Söylediğin cümleler
Bugün doğum günün sevdiğim
Beni anlamadığını yazdığım mısralarımı
Anlayışının suyu çıktı diye yargılıyorsun
Bilmiyorsun vuslatının anlamını
Bilmiyorsun içimde ki hezeyanını
Bugün doğum günün sevdiğim
Sesinde yanılgınlar
Nerelerdesin diye sormaktan uzak
Meçhule gidiyor arzularımız
Sadece izlemektesin
O yüzden
Yargılama beni
Bugün doğum günün sevdiğim
Sen varken
Söyle
Hangi gece ışığınla tutuşmaz
Ve hangi gece senin için yanmaz şiirler
İyi ki doğdun…
Âdem Efiloğlu