ÖKSE OTU
Bir yağmur damlasında saklı,
Hüzünlerimin diğer yarısı,
Sözlerin ah sözlerin,
Zehir olup aktı içime,
Çaresiz dertlerimin ökse otu,
Yitip gidenin ardından sardı
zehri,
Gidenin çaresi yok aktı
yüreğime ökse otu,
Vurdum kilidin en
acımasızını,
Duyguları kapadım yüreğimin
bir köşesine,
Bir elimde kalemim bir elimde
silgi,
Bitse de kalemim yeter ki
bitmesin silgim,
Ömür dediğin ne ki bu fani
dünyada,
İçime oturursa ökse otunun
zehir’i,
Ah… Bana keşke dedirten
hayat,
Ne değiştirmeye yetti gücüm
seni,
Ne yaşamaya değdi içimdeki
zehir,
Acılar olgunlaştırır derler
aşkları,
Herkesin yumruğu kadardır
yüreği,
Sevgi yürekli olana yakışır
derler ya,
Nerde seven yüreğin, yürek
sözden anlasa,
Senden bana kalan hep acı
oldu,
Birde yüreğimi yakan ökse
zehir’i,
Ey yürek sızım gelme, senden
gelecek,
Ümitleri bağladım martının
kanadına,
Çok uzaklara götürdü
kanatlarında,
Gelme geri küllenecek yürek
kalmadı,
Kuruttun ökse otu zehir’i ile
hayatımı,
Sen hiç ümitsizce sevdin mi?
Şimdi ben gülsüz bir bahçeyim
Dallarını sarmış ökse otu, yavaş
yavaş,
Akıtıyor zehrini, bülbüller
güle hasret,
Onlar da kanamaz olmuş
dallarına,
Benimde tükenmez dediğim
sevgim.
Adını andığımda titreyen
yüreğim,
Sana ihtiyaç duyduğum da,
Bıraktığın ellerimi,
O bakmaya doyamadığım
gözlerini,
Koca bir yumruk gibi
boğazımda düğüm,
Üşüyor duygularım yangınlarda
demdeyim,
Çaresini bulamadı ökse otunun
zehir’i,
Seni beklerken aktı içime
sessizliğin,