“Argumentum ad hominem”
Önce insanlığı tartılmalı terazide.
Sonra yaptığı, istediği, geçmişi.
Sonra annesi, babası, en sona fikirleri
“Barba non facit philosophum”
Genler de yapmaz insanı filozof,
Hormonlar da…
“Bellum omnium contra omnes”
Düşünmeden, sebebini bilmeden,
ayrıştırmadan…
Ahlak nedir, ilkeler, prensipler, yasalar…
Hepsinden kurtularak
Ve kurtulduğumuz ölçüde sırtlanlaşarak
Pis, edepsiz ve ahlaksız bir biçimde tüketmek bedenlerimizi
Sırf düşünce yapısına
uyumlanmadığı için, düşünce
yapımız…
“Divide et impera”
İyi de yok mu senin aklın?
Kardeşlik duygun nerde?
Ya insanlığın, hoşgörün
nerde?
Anlak duvarların kadar sığ mı
Ahlak duvarların?
Ecce homo!
“E pluribus unum”
Sen diğerlerinden olmadıkça
Diğerleri senden olmaz.
Ya da sen öteki diye baktığın
sürece
Ötekileşen sen oluyorsun.
“kuvvet için bir olmak şart”
Ama önce sen sağla şartları
Kuvvetli olmak istiyorsan…
“Dona nobis pacem” diye yalvardı
Büyük, iri kıyım idareciler
Bitirmek için “herkesin herkesle savaşı” nı
Herkese kulak kesilmeye başladılar.
Bu sefer açıldı Pandora nın kutusu
Ve ne yaşamamışsa
ezilenler,
Neye hasret kalmışlarsa
Hepsine saldırdılar.
Yapacak bir şey yoktu.
İki yol; ya yok ol,
Ya tek ol.
Bu da tek olan Tanrının işiydi
galiba
Opus Dei …
**Opus dei: Tanrı
nın işi
Argumentum ad
Hominem: Tartışmanın kalitesi, tartıştığın kişinin
kalitesine bağlıdır
Barba non facit
philosophum: Sakal felsefe yapmaz!
Bellum omnium
contra omnes: Herkesin herkesle savaşı (T.Hobbes)
Divide et impera:
Böl ve yönet
Ecce homo!: İşte insan!
E pluribus unum:
Çeşitliliğin
bir aradalığı kuvvettir. (ABD'nin sloganı)
Dona nobis
pacem: Bize barış ver