İyi değilim ve bu tamamen
sensizliğimle alakalı bir durum. Sensiz yapamıyorum, olmuyor işte! Hep
yağmurluyum Karadeniz iklimine döndüm. Bir dağ başındaymışım gibi, bir
okyanusun ortasındaymışım gibi bir hale bürünmüşüm.
Herkes yabancı, herkes uzak,
herkes sen değil işte kahretsin!
Aklım fikrim sensin, sarmışsın
ruhumu almışsın canımı… Hoşuma gidiyor bu senli hal! Ama etin kemiğin değsin
istiyorum bana. Elini tutmak istiyorum gözlerine dalmak istiyorum. Saçlarını
okşamak, kollarında uyumak istiyorum. Hiç iyi değilim ben, biliyorum kendimi… Seni
istiyorum manyak gibi…
Seni neden aramadığımı
soracaksın. Utanıyorum Papatyam, utanıyorum…
Hemen hemen her gün elim numarana
gidiyor, ha gayret ha cesaret diyorum… Ama hep yarın ararım diye kendimi
avutuyorum. Oysa sesin benim sensizliğime ilaçtır biliyorum. Sensiz bir anım
dahi yok, seni düşünmediğim, anmadığım, hayal etmediğim bir an bile yok! Seni
ne olursa olsun sevmekten geri durmam, seni özlemekten alıkoymam kendimi…
Ne oluyor bana anlayamıyorum! Ellerinden
tutup bırakmak istemiyorum seni, ama ellerin hani? Dudaklarından öpüp baş tacım
yapmak istiyorum ama dudakların yok? Gözlerine dalıp yaşamak istiyorum seni ama
gözlerin nerede?
Bu mektup sanadır Papatyam! Ölsem
de sensin yaşasam da sensin tek sevdiğim. İlanı aşk diyorsan ilanı aşktır bu! Aşkı
memnu diyorsan öyledir yine!
Bir kez olsun çıkmadın ki
aklımdan! Lanet olsun seviyorum seni. Aklın alamayacağı kadar, hayalin yetmez,
inanamayacağım kadar hem de! Düşmüş olduğum aşk, beni sana deli eyledi.
Bu son yazım olsun diyorum, içten
içe yanayım istiyorum. Öyle yanayım ki belki canımın külleri duman olur sana
ulaşır. Belki kalbimin acısı yüreğine değer!
Herkes sanıyor ki bu adam âşık,
değil işte. Senin dışında biri yok olamaz da. Zannedenler olabilir,
hissedenler… Gülüyorum onlara seni bilmiyorlar ki, tanımıyorlar ki! Ve
yüreğimin ebedi sahibinin sen olduğunu anlamazlar ki! Ne kadar da sevmeye
açmışım, seni sevince anladım.
Hep bendesin evin yok mu senin
Allah aşkına ya! Yüreğim mekânın olmuş, yastığın, yorganın… Çıkma lütfen bu
evden, kal ömrümce… Kiralık değil, satılık hiç değil… Tapulu malın senin bu yürek!
Bir yatımlık da değil, bir bakımlık da, bir günlük de değil! Bir ömürlük…
İyi değilim, biliyorum. Belki de
saçmalıyorum, aşkta olur bu tür vakalar Papatyam hoş gör beni. Beğenmiyorum
halimi. O eski ben değilim Papatyam! Ahirim sensin diye düşünüyorum.
Düşünüyorum kafayı yiyorum. Bir çıkış yolu göster, bir kapı aç, bir nefes ver,
bir umut ol! Yoksa kafayı yiyeceğim, aklımı oynatacağım, canımı alacağım!
Daha bir esmerim, daha bir
demliyim, daha bir mahzunum! Nutkum tutulmuş sanki! Tutkum sensin tek!
Canıma kastettiğin yere gidince
bakıyorum sağıma soluma, önüme ardıma, burada mısın diye… Kocaman bir boşluk
hediye ettin bana! Değdiğin yerden başlayan bir uçurum açtın yüreğimde!
Ben seni seviyorum Papatyam,
seninle olmak istiyorum. Tenim tenin karışsın istiyorum, canım canına değsin
aklım aklına bulaşsın…
Kalemimi kırmak istiyorum artık! O
yoksa ben niye yazıyorum ki! O okumuyorsa ben neyi kime yazıyorum ki! Dünya
âlem sele gitse bana ne? Bana ondan gayri ne var? Kimden hayır var bana ondan
başka? Susuyorum artık, içimi cehenneme çeviriyorum. Papatyalar dururken
hayalimde dikenleri büyütüyorum.
Güneş düşse semadan, ay kaybolsa
geceden, yıldızlar aksa yüreğimden ne olacak ki! Yağmurlar dinse hep toprak
kavur kavur kavrulsa yüreğime benzer mi ki? Gözlerim kupkuru şimdi yüreğim
çatlak mı çatlak… Ömrüm zehir zıkkım tadım tuzum yok…
Bildiğim tek şey seni sevdiğimdir.
İnansan da inanmasan da gelsen de gelmesen de sevsen de sevmesen de bu benim
gerçeğimdir. Ben hiçbir kimseyi seni sevdiğim kadar sevmedim.
Ve ben iyi değilim, biliyorum. İyi
değilim. İyi olduğum tek şey seni sevmemdir. Gerisi benim sancılı hikâyemdir. Sana
merhaba diyorum satırlarıma son verirken! Umarım ki bu merhaba yeni
birlikteliğimize kapı olur Papatyam!