Zamansızlığın üzerini arşınlayan iki adım

düş bozumu bir düğüm

Ki,

Bir adım ilerisi cennet

Kızgın közler damlar toprağa

Bu harda yürüyen bir kadın

Yalınayak...

Sırça camlarla  çevreli bir kuytu, deryası,

O ben miyim?

Artan eksilmeyen gafletlerin ortasında

İncinen iklimsel sağanakta,

Yine ben miyim?

Kaç adımlı bir mahrumiyettir gölgemin hapsolduğu?

...



Ürkek adımlarla giderken kumların üzerinde

Korlara basıyor ayaklarım 

Düşüyorum alevlerin ortasına

Ateşten damlalar ellerimde

Y/akmıyor kavuruyor bedenimde

Suret dediklerim  her yerde

Ağlıyor içimde yıllardır gönülü bir köle

Ellerim sıcak, ellerim kor!

Yangınlar dolaşıyor bedenimde

Dilimde veryansın ediyor çalkantılı sağanaklar

Başımı alıp gitmeliyim diyorum ya

Sonsuzluk dokunuyor suratıma

Neredeyim?

Nasıl geldim ben buraya?

Hangi mevsimin döngüsünde hapsoldu 

Bunca köz benim masalıma?

Başka masallara sığınamayacak kadar adressiz miyim?

Dökülüyor bedenimden bir şeyler tane tane

cüretsizim bu gidişlere

...



Yürek zannının esaretinde kalmış canlara dokunuyor ellerim

Sarılmaktan acizim...

Bir nefes daha diyorum

Bir nefes daha almalıyım ve vermeliyim tek nefeste

Bu döngü uzadıkça uzuyor ellerimde

Ayaklarımda bir yalpalanma

Göz gözü görmüyor sağımda solumda

Çöldeki bedeviyi oynamaktan yorulmuşum

Uzatıyorum başımı yıldızlar bir adımlık mesafede

Ben epeydir uzakmışım meğer kendime

...



Kaldırıyorum başımı sessizlik oynaşıyor buklelerim-de

Bir damla değiyor dudağıma

Sükut ağlaşıyor yanağımda

Bir damla daha süzülüyor ruhuma

Bir neyzen soluyor neyi ile kulağıma

Yağmurlar boşanıyor kor yangınının ortasında kalmış vahaya

Islanıyorum sağanakta kalan yanımla.

Bedenim ıslandıkça ayaklarım daha ağır basıyor yere

Kumlar terfi edip dönüşüyor ayaklarımın altında toprağa

Ben mucizenin özünde dalgalanıyorum 

Bir arpa boyu saltanat elimin dokunduğu...

Yakarışlar sessiz ütopyanın coğrafyasında yankılanıyor

Bilmediğim bir  ritüelde yıkanıyor tüm günah saydıklarım

kaç damlası değiyor dünden kalanlara bilmiyorum

Kaç adım daha saymalıyım

Bırakıyorum

...



Keder sağanakları geçiyor 

Sessiz masalımın ortasında

Hani! Kervan geçmez di artık bu masaldan

donakalıyor kimliksizliğim

Daraltıda bolluklara sığınıyorum 

Ellerim daha çevik

Gözlerim daha keskin

Ve adımlarım daha hafif...

Ardımda kalanları derdest ettiğim yerdeyim

Süzgecimde kalanlara son kez bakıyor gözlerim 

Artık çok uzaklardayım

...



Yağmurun kanatları bedenime dokunuyor ılık ılk

Vahamın tılsımlı atmosferinde bir zerreye dönüşüyor gölgem

Karasal iklimimin hafif esintisi dalgalanıyor saçlarımda

Bir yakarı dudaklarımda

Yakomozlar her yerde

Ellerimde bir küçük mucize

Ben gerçeğim!

Bastığım yer doğa anadan bir derya

Bir ummanın ortasına bırakılmış can bedenimde 

Yasemin kokuları avuç içlerimde

Gözlerimde aforizma dalgaları

Kendi ummanında yıkanıyorum

S/onsuzluğa değiyor nefesim

Koca evrenin içinde 

Közden düşen bir zerreyim

Zamansızlığı adımlıyorum

Gün ışığı dökülürken.

Saçlarım kumların üzerinde

ben 

tüm yenilgilerimin ederiyim

... 




Maide Özgüç



( Gözlerimde Aforizma Dalgaları başlıklı yazı maideözgüç tarafından 25.10.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.