Ellerin , avucuma aşk yazdıran bir öykü
Bir kuş ürkekliği , bir deniz vurgunu sanki
Gel yaralı gönlümde ayrılık yası unutulsun
Gözlerimdeki yaş ırmağı akmasın artık dursun
Gözlerin , gözlerime süzülen bir hoyrat türkü
Turnaların sebepsiz göç vaktiydi sanki
Masalsı bir iklimdir sevdan, içimde figan kopar
Mavi ufuklarımı siyah bir kıyamet sarar
Yakışınla pürmelal yanan bendim anla ve bil
Şehla definelerinde kahırlıyım ve zebil
Şimdi istersen çürüt aynalarda yüzümü
İstersen prangalara vur yüreğindeki izimi
Nâmağlup bir köleyken zikrin ordularında
Şimdi müebbet mahpusum aşkın gayya kuyularında
Bulutlar ağlamamda hercai bir ölümdedir
gördüğüm her rüya katlime hükmündedir
Kafesleri dağılır sensiz tutsak düşümün
Ölümün kesik yanı öykünür hep ömrüme
Hasret çöreklenecek yüreğimin en sol yerine
Bakındığım aynalar kırılır-dağılır içerimde
Dikenli geçitlerden geçiyor sanki sesin
İçimde bir haykırış ‘’ yâr söyle nerdesin ‘’
Ellerin, avucumda sıcak bir mevsim düşü
Ellerin , kızıl bir çiçeğin intihardan dönüşü
İnsan kaç defa ölür böylesine sevince
Şimdi arala ruhumun örten tüm gizemini
Arala gözlerindeki hülya perdelerini
Bir hâyal çizgisidir,
Bir sanrı ,
Bir uhde
En derinden yaralar bu imkansız düşünce
Can sızar her sözcüğümde, sen şekillenirsin mısra mısra
Bahanelerden bıktı sensiz tüm şiirlerim
Gizlenme mor bir yangının tüten dumanlarına
Geçerek gel n’olur gönlümün köprüsünden
Yaklaştığım her nehir tutuyor yüreğimden
Ardına kilitleri vur geri dönmemecesine
Ellerin , avucuma aşk yazdıran bir öykü
Bir kuş ürkekliği , bir deniz vurgunu sanki
Yaşanası aşklara prangalı bir tutku
Sök artık karanfillerden, sök senli matemleri
Siyah gülleri sürme dudaklarına n’olur
Sor ben sükûta dururken
Bir kez sor
Ben sözler sarf etmeden sor
Sevgi dilemmalarımı
--- Sebahat Kara , şiir yürekli kardeşim yorumunla anlam buldu şiirim…duamdasın.
---n u r e t t i n Ö N D E R