Aldığım nefeslerin farkı kalmaz zehirden.
Gökyüzünde ne yıldız ne gecede ay olur
Ne de sensiz yaşamak o kadar kolay olur.
Anlamı kalır mı hiç güneşin doğmasının?
O toprak kokusunun yağmurun yağmasının.
Ayak izine hasret yas tutar kaldırımlar
Sensizliğime düşer isyankâr yıldırımlar.
Takılır ayağıma küçük çakıl taşları
Yağmurlarla yarışır döktüğüm göz yaşları.
Saçlarını okşayan yeller de öksüz kalır
Açmaz olur çiçekler goncalar köksüz kalır.
Tesellisiz yokluğun sarar beni üşürüm
Attığım her adımla hicranı bölüşürüm.
Ne bir umut beklerim kahve fincanlarından
Ne de çıkacak bir yol hüzün zindanlarından.
Sokak lambalarının altını mesken tutup
Bir sigara yakarım kederimi avutup.
Düşlerim paramparça uykular haram olur
Suya düşer hayaller hayatım dram ollur.
Anlamını yitirir bu şehrin ışıkları
Saçıma ak düşürür yüze kırışıkları.
Öyle gelip geçemem diz çöker yıkılırım
Her gece o caddede çarmıha çakılırım.
Sokağının köşesi yakar beni kor olur
Ölmesi değil amma yaşaması zor olur.
Bir ağaca benzerim, dalsız köksüz yapraksız
Bu şehir mezar olur; üstü açık topraksız
Sen gidersen eğer yar bedenimden can gider
Gözlerimdeki ışık benden heyecan gider.
Hangi yöne yürüsem çıkmaza saplanırım
Nüfus kaydım düşülür, ölü hesaplanırım.
Hasan Hüseyin YILMAZ