Gök Gürültüsüne Saklandım
Çaresizlik yüreğimde derebeyliğini sürdürüyor
hülyalı bir boşlukta yabanlık bulaşıyor adımlarıma
şu deli fırtınaya karşı güçlü, dirayetli,
meşe ağacı gibi olmak istiyorum da kendimce
ama ne fayda
kar yağıyor üzerime ince ince
Dua dua yakarış dilimdeki çağrıda
Hüzünler feryat eder gönülde yankı yapar
Nasıl döner bilinmez göğsündeki ağrıdan
Yırtarak karanlığı umuda doğru sapar
en koyu en hırçın geceydi bu gece
cesur olamıyorum
bir darbeyle kesip atamıyorum içimdeki çığlığı
güneşim sönüyor diye
acılar karınca gibi üşüşüyor üzerime
sevmedim katran koyusu geceyi yâr
gel bitir gözlerimin ferindeki çaresizliği
Mahzun nemli gözlerim dalıp gider uzağa
Acılar dem tutuyor kör kuyuda gezerim
Varacakken menzile düşürürler tuzağa
Kalbimi ince ince ah taşında ezerim
yalnızlığın pervazına sıkıştım
ciğerlerime doldu ezgi meltemleri
vurgun yemişim
nefesim yetmiyor paylaşamıyorum diğer yanımla
dualara sarıldım kıvranıp duruyorum
hiçbir yeri tutmayan canımla
umutlarım avuçlarımın içinde
gök yüzü hep mavi ve engin
koca bir sevda var zabit gibi yüreğinde
ölüm kim ki olsun senin dengin
hadi kapatıyorum gözlerimi
gel
korkma ben buradayım de
en içten en yanık türküleri üfle kulağıma
adak diledim
lokma lokma dağıt iyimser sözlerimi
Çiğdem Çimen
(
Gök Gürültüsüne Saklandım başlıklı yazı
Çiğdem Çimen tarafından
3.02.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.