Sen yumruk deyip geçersin
Bazen hapistir bir aşkın acısına
Belki bir hüzün kelebeğe dönmüştür
Ya da çırpınan küçük bir balığa
Her neyse sesi çıkmaz bir türlü
Çaresiz kenetlenir parmaklar
Belki gizlenmiştir bir nişan yüzüğü
Sen tırnak deyip geçersin
Bazen ağızda hasretin endişesi
Ucundadır belki içlerin kazıntısı
Pişmanlığın kesmez bıçağı belki
Her neyse gıkı çıkmaz bir türlü
Acıyı nasılsa hissetmez diye
Uzayıp gider dişlerin ömür törpüsü
Sen dudak deyip geçersin
Bazen çocuktur ayazla inatlaşan
Bir damla gözyaşına tav nasılsa
Belki yaramaz bir dili bırakmayan
Her neyse gidene bir türlü
Dur demez umutsuz bakışlara
Yoldaştır yalancı tebessümü
Sen göz deyip geçersin
Bazen bir yüreğin iki çeşmesi
Kimselerin çıkamadığı derinlik
Belki bir aşka açılan ilk penceresi
Her neyse yalan bilmez bir türlü
Unutulmaz bir çift söz tam şairlik
Yıkılması zor bir sevdanın köprüsü
Dr.süreyya önder