Vuslat 2
Bilmem,
nasıl anlatsam içimdeki depremi ?
Akrepler
güne çıkmış, kan kusuyor vicdanım.
Ağzımdan
çıkan sözden kibir hâsıl olursa;
Derin
kuyu gün görmez, solar neşvünemanım.
Gayem;
ne bir saltanat, ne şan ne de şöhrettir.
Tüm
dünyevî işlerden uzak olmak peymanım.
Bir
karıncayı bile incitmemekse gaye;
Bir
tek kendi nefsiyle cihâd eden hakanım...
Meyletseydim
dünyaya, olurdu ya sarayım,
Oysa
bilmiyorlar ki… Dünya olmuş zindanım.
Gözümdeki
perdeye güneş biçare kalmış.
Ay
ışığında iz mi sürer yoksa çobanım ?
Nedir
bunca ağırlık, dalgalar derya gibi…
Gam
yüklü bu gemide, bir huzursuz kaptanım.
Ne
fırtınalar gördüm, ne karlar ne boranlar…
Duayla
çakmasaydım, yıkılırdı mekanım.
Derdi
veren Allah’ım dermansız bırakır mı ?
Âlemin Hâkimi'ne
tamdır ilm ü imanım.
Su,
ateş, hava, toprak hepsi Hâktan değil mi ?
Ne eksik ne bir fazla…
Derdime tam dermanım.
Her
aldığım nefeste Mevla’yı anar kalbim,
Bir
tek o’dur İlah’ım, bir tek O’dur Sultan’ım.
Cahildim
arif etti, irfan deşti aklımı.
Yolumu
tarif etti, "ezan"ım
ve "Kur’an"’ım.
Elbet
münevver günler çok yakında gelecek.
Mührümü
vuracağım yazılacak fermanım.
Elbet
münevver günler çok yakında olacak.
Ve gönül mezarında
son bulacak buhranım...
19 EKİM 2013
Cumartesi
(
Vuslat 2 başlıklı yazı
Emre YILDIZ tarafından
22.03.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.