Ey yar…
Aslında fark ediyordum
Yıllara sâri ukdelerin olduğunu
Seni senden alan bir yaranın bulunduğunu
Gülen ve şakıyan yüzünüzde o kadar ayan ki okunuyordu
Ve fakat
Siz, bir kar örtüsüne
Bürünmüş baharın insicamındaydınız
Korkularınız, kaygılarınız vardı, an adınaydı çabanız
Ümitlerinize aşk esini düşmüş, şevk, neşe cemalinizi bürümüş
Yalnız…
Hakkıyla anlaşılmaya
Muhtaç olan birkaç önemli husus var
Nereye yetişmeye çalışıyorsunuz, neleri ihmal ediyorsunuz
Nasıl bir hesabın vecdiyle hesaba giriyor ve huzur buluyorsunuz
Can…
Başarmak çok güzeldir
Fakat O’nun rızasına uygun yaşamak gaye değil midir
İnancımızdan ödün verdiğimiz müddetçe, kalbi durum fakirdir
Kim takdir ve taltif ederse etsin, ruh ve kalp sadece sahibi içindir
Ey can…
Kalbiniz mümbittir
İnayet ve ihsana karşı taliptir
İçinizde sinsi bir asabiyet gizlidir, hiddetiniz sabittir
Hassasiyetiniz olduğu kadar, dikkat etmediğiniz de bir gerçektir
Bazen…
Duygu seline kapılıyorsunuz
Farkında olmadan sınırları zorluyorsunuz
Tabii olan halinizi yansıtıyor, samimiyetle davranıyorsunuz
Ve fakat kimi fırsatçı insanların, maksatlarını anlayamıyorsunuz
Bilmem ki…
Kaç insana can oldunuz
Bir canan misali feda olmak için yoruldunuz
Onlara gönlünüzü açtınız, samimiyet adına siz zaten farktınız
Sizin bu fedakârlığınızı anlamayacak insanlar için bir şey yapamazdınız
Ey ötenin insanı…
Çile ve cefa zaten sana yabancı değildi
Şefkat ve muhabbet çocukluğundan itibaren hasretindi
İşte sen bu hasretini insanlara göstererek kendinle yüzleşiyorsun
Nispet edercesine işitmeyen, görmeyen, hissetmeyeni terbiye ediyorsunuz…
Mustafa CİLASUN