Yoruldu yürek usun vurgunundan
Yoruldu rakı şişesinde yalnız
balık olmaktan
Saçların, o gözlerin
Endamın bahane
Ne çıkar Züleyha’dan güzel olsan
Kış ayazında bağrından içeri
Üflenen bedenine benden meltem
yeli
Çocuklar gibi masum sana uzanan
eli
Kırıp atmasan
Dokunmasan
Dokunmasan
Bir ucundan tutardık biz de
atlıkarıncanın
Dokunmasan
Rengarenk kanatları olurduk
uçurtmanın
Sorguladım durdum etti aklım
dirayet
Anladım
Varlığım milyonlarca noktadan
ibaret
Seni görünce dedi işte ve nihayet
Nefes almanın anlamı olurdun
dokunmasan
Dokunmasan
Akıllanırdı mahallenin delisi
Dokunmasan
Olurduk ikimiz alemin velisi
Pürtelaş içinde alem,
Ekmek derdi sorsan
Her şey tamamdı aslında sendin
noksan
Yok oburluk özümde bölüşürüm
Çeyrek ekmeğe üç zeytin koysam
Sen olsan,
Yar olsan
Yara olmasan
Dokunmasan
Dururdu zaman ak düşmezdi saçlarımıza
Dokunmasan
Hep çocuk kalırdık bir yanımızla
Ağır aksak yürürken hayat yolunda
Omuzlardık hayatın yükünü
Kazardık tüm acıların
Şen kahkahalarla kökünü
Yolmasan kanatlarını
Vurmasan acıtmasan kanatmasan
Susturmasan neşeli şarkılar
söyleyen bülbülü
Dokunmasan
Dokunmasan
Belki kalırım yine biraz yarım
Dokunmasan
Dokunmasan zamanla iyileşir elbet yaralarım