Ilgın'dı. Ve yılgın bir aşkın arta kalanıydı. Üstü başı ayrılık içinde kalmıştı. Yüzü gözü hüzne batmıştı. Toplasa bütün sevinçlerini bir gözyaşına dahi tekabül etmiyordu. Aşkın hüzün yanı ağır basıyordu ömründe. Bir kere değil onlarca kere sevmişti de bir kere gülmemişti oysa! Ya terk edilmişti ya da terk etmişti. Kimi zaman sebep kendisiydi. Kimi zaman muhatabı, kimi zaman da başkasıydı. İlla ki vesile olacaktı bazıları. Değil mi ki aşklar hep hicranla aşktır. Değil mi ki aşklar hep gurbetle, hep vuslatla, hep kahır ve zehirle aşktır. Mutlu aşk var mı dünyada? Sanmam.

Ilgın'da umut hep vardı aslında, aklı bir karış havada, gönlü hep uçarlardaydı. Yorgundu, kelimeleri bile yorgundu. Ağır ağır konuşuyordu, aheste aheste seviyordu. Sevmeleri hep tane taneydi. Bir taneydi.

Seviyordu Ilgın, bir yaz günüydü her taraf güneşin altında sapsarıydı. Etraf yanık kokuyordu, o denli sıcaktı. Kavurucu sıcaklar Ilgın'ın tenini yakarken aşkı da içini yakıyordu. Okyanusları içse iç yangını sönmezdi.Aşk okyanusunda yangınlardaydı. Bu yangın mecaziydi ve ancak sevgilinin dudağında bahşedilen ab-ı hayatla sönebilirdi.

Yanlışa düştüğü çoktu.

Cidden sevdiği yoktu o güne kadar.

Sadece isimler vardı hayal meyal, kalbin kenarında geçenler vardı.

Konaklayanlar vardı günü birlik.

Oysa bugün durum farklıydı. Onun dudağından dökülen her katre Ilgın'ın ömrüne bir serinlik ve ferahlık katıyordu. Bir güzelliğe imza atıyordu. Aşka çentik atıyordu. Ve ömrüne tarifsiz bir mutluluk serpiyordu. Aşkın dipsiz sularında yüzüyordu korkusuz, sahili yoktu, sığ yeri, sığınacak yeri...

-Boğulacaksam senin okyanusunda boğulayım Kavi, diyordu Ilgın.

Sertliğin ve pekliğin adıydı Kavi.

Sağlam bir aşkın adamıydı.

Ilgın taze fidan gibi kırılgandı oysa.

-Sen dağ ol, diyordu 'Ben o dağa yalınayak çıplak elle çıkarım. Kalp zirvene aşkımın bayrağını dikerim ve gölgesinde bir ömür mutlu huzurlu uyurum.' diyordu.

-Sen bağ ol, diyordu 'Ben o bağın değme üzümü olurum şaraba dururum ve seni bir ömrü boyu aşkımla sarhoş ederim.' diyordu.

Ilgın aşk'ın aşkın haliydi, taşkın...

Sen gökyüzü ol, diyordu 'Ben mavi olurum sana, boyarım her noktanı umuda, aşka ve mutluluğa. Dingin bir hal alırım senin coğrafyanda; kah kuş olur süzülürüm semanda, kah yağmur olur akarım gözlerinden toprağa.' diyordu.

Kavi tası tarağı toplayıp gelmişti Ilgın'a. Yüreğini Ilgın'a teslim etmişti.Harca harca bitmez bir yürek sev sev tükenmez bir aşktı Kavi'ninki!

Ilgın yılgın değildi artık. Yorgunluğu atmıştı üzerinden. Mutlu bir aşkın kahramanıydı. Kavi de mutluydu ve Ilgın'la olmaktan memnundu.

Kavi "Gözlerine bakınca içine düşüyorum sanki sonsuz bir derinliğe çekiyor beni gözlerin, kayboluyorum Ilgın! Sende kaybolmak istiyorum. Kendimi yitirmek istiyorum sende.Yıllardır beklediğim senmişsin, alışıyorum sana ısınıyorum.Boşluğumu aldın ruhumdan, yalnızlığımı attın, hüznümü bertaraf ettin.Sen mutluluksun bana!" diyordu. Kavi bir kaynaktan çıkıp gürül gürül akan su gibi şakır şakır konuşuyordu durmadan.Aşkın vanası açılmıştı sanki aşk fışkırıyordu Kavi'den.

"Sen cihandaki bütün çiçeklerin toplamısın bana. Ezcümle baharımsın. İrem bağımsın. Tarif edemiyorum anla beni sen güzelliğimsin. Ben o güzelliğin içinde sermest bir halde dolaşıyorum.Ne kadar hasretmişim sana, ne kadar arzu doluymuşum, ne kadar eksikmişim bugüne kadar ve sensiz nasıl da boş yaşamışım aklım almıyor."diyordu Kavi.

Ilgın gözüne düşen perçemini kulağının arkasına attı. Islak kirpiklerini sildi. Kavi'nin ellerini tuttu ve 'Ben de seni çok beklemişim. Kurak gönlüme düşen yağmursun, çatlayan dudağıma değen ölümsüzlük suyusun. Teşekkür ediyorum Kavi, bende olduğun, benim olduğun için.' dedi ve sımsıkı sarıldı ona. Bu sarılma bir daha seni bırakmam, sen benimsin kimselere vermem şeklindeydi.

Kuşlar ötüşüyordu şen şakrak.

Rüzgar esiyordu efil efil.

Yeryüzü çiçeğe duruyordu birden sihirli bir el değmişçesine.

Gökyüzü pürüzsüz bir maviydi insanın içini ferahlatan.

-Aşk olsa gerek  bütün bu güzelliklere sebep, diyordu yaşlı bir amca Kavi ile Ilgın'ı sarılı görünce.

-Aşk olsun sahiden hayat aşkla güzel kocacığım, diyordu yaşlı amcanın elini tutan ve gözleri bu tablodan -Kavi ile Ilgın'ın birbirine sarılmış hali-yaşaran teyze.

 

( Mutlu Aşk Vardır başlıklı yazı GürhanGürses tarafından 6.09.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu