Oturduğumuz o ağacın altında arar mısın?
Eğer hatırlarsan beni bıraktığımız anılarda
Hasret’in kapı komşusu özlemlerdeyim…
Olur ya yolun düşerde sokağıma
Geçersen evimin önünden
Zahmet edip de zile basma!
Kapıyı açan olmayacaktır.
Kilitlemiştin tüm kapıları üzerime
Ben artık yokum!
Bil ki ellerdeyim…
Çocuk avutur gibi avutmuşsun tatlı yalanlarınla
Gerçekten
//Yalanlar çok güzel, gerçekler çok çirkin
Çünkü her yalanda sen benimsin gerçekte ellerin//mişsin
Çok geç anladım…
Şimdi u/mutlu birkaç saatmiş mazide kalan
Sana hediyem olsun geçen u/mutsuz zaman
Sana ortancalar getirmiştim
Çok özlersen bak oraya rengarenk çiçeklerindeyim…
Sanma ki bana çektirdiklerini unuttum
Elimde telefon çok dil döktüm
Acıyla öfkeyle sımsıkı tuttuğum
Sinirimi yenemeyip hüngür hüngür ağlarken
Duvarlara çarptığım gözyaşlarımdayım…
O gün deliye döndüm
Ne varsa etrafımda parçaladım
Kırdım tüm telefonları
Sabaha kadar uyku tutmadı
Yumrukladım duvarları
Duvardaki kan izlerinde ara oradayım…
Kahrımdan birini söndürmeden diğerini yaktım
İçime çektim sen diye tüm sigaraları
Uzakta arama
Etrafa savurduğum sigaramın küllerindeyim…
//Aşk önce damardan girer, sonra burnundan getirir ve mutlu
olduğun en güzel anında kanatır yüreğini//
Mustafa KARAAHMETOĞLU
06.10.2014
Şiirime nefesi ile can veren sevgili kardeşim Nurefşan’a
teşekkür ederim.