Soğuk camlara konan, bir yaralı kuş görürsen yaz yoksunu
Tut yüreğinden ten kafesine at sarmala onu
Eylül bakışlı çocuklar vardı, sonbahar gülüşlü annelerin yanında,
Babasız iklimler de olurmuş
Yazarken şair...
Kalemi titrek dokunuşlarla,imtihan diyor
Eziliyor kaldırımları kentin
Sokaklarda izbe düşler yürüyor
Her hayat bir romandır zaten, baş kahramanı biz olan.
Yaşamış gibi yaparak günü tüketeceğiz çileli ömrü
Ya o kan kokulu duvarlara yaslanıp ağlayan mazlumun ahı
Zalimin zulmüne yaralı bir ceylan gibi güz döken çocuk
Oysa ki; çırpınır göğsünde telaşlı oyunlar
Oyunsuz büyüyen acıdır şu kanlı gecede
Utanç çığlıkları sessizce gömülüyor zamana
Avuçlarda umut dillerde ancak bir teselli oldu dua
Ne zaman durmadı ki boğazıma lokma
Yutağımda düğüm düğüm hıçkırık
Ben ağlayayım sen kahkahayla gülmelisin çocuk
Şimdi bir utançtır kahkaha
Dünya coğrafyasında bunca acı varsa
Acıyı tasarlayıp oynasın o kahrolası millet
Sanmasın bu devran böyle sürecek
Kazdığı mezara kendi düşecek
Düş mazlumun yakasından hep belaydın hep illet.
Nuray AYHAN...
(
Şimdi Bir Utançtır Kahkaha başlıklı yazı
Nuray AYHAN tarafından
10.11.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.