Şimdi yok musun sen
Allah aşkına,
Yemin eder misin
olmadığına dair?
Sende yok muyum yani?
Bir değil miyiz?
Kurana el basar mısın
sevmediğine dair beni?
Nasıl inanacağım ben
gittiğine,nasıl?
Ne yapacağım ben şimdi
sensiz!
Kime yanacağım, kime
ağlayacağım.
Günüm zehir zemberek
geçiyor
Olmadığın her an
cehennem
İçim ağlıyor dışım
gülüyor,
İnsanlar beni mutlu biliyor
Kahrolası mutlu değilim
işte!
Bu dünya çok büyük
biliyor musun,
Hem çok da kalabalık...
Ben seninle büyüğüm,
seninle kalabalığım
Sen yoksan çok küçüğüm
ve çok tenhayım
Ayrı mıyız şimdi, yani
yok muyuz birbirimize?
İnanıyor musun bu
aşkın bittiğine?
O zaman ben niye hala
ağlıyorum?
Niye hala seni
düşünüyorum?
Hiçbir şey hissetmiyor
musun artık bana karşı?
Öyleyse eğer ne
diyebilirim ki sana!
Saygım duyarım fikrine sadece,
seni sevmeme bakarım.
O kadar inanmışım ki
senli yarına
Senli çaya, sinemaya,
gülmeye, oynamaya...
Ağlamaya ara vermişim
seninle,
Rafa kaldırmışım
hüznümü mesela
Silmişim sözlüğümde
yalnızlığımı
Yıllar sonra mutluluğu
bulmuşum.
Hiç düşünmedim
olmazsın diye
Şimdi yok musun sen
Allah aşkına?
Doğru söyle Kuran -
Mushaf aşkına,
Hiç mi sevgin kalmadı
bana?
Sen ne haldesin düşünemiyorum
bile!
Dünya yükün çok haline dayanamıyorum.
Hiçbir şey umurumda
değil tek sen umurumdasın.
Bunu herkes biliyor da
bir tek sen bilmiyorsun.
Ne gelir elimden bu
saatten sonra?
Seni sevmekten başka
bir şey bilmiyorum onu da beceremiyorum.
Mutlu olacaksan bütün
yüreğimle gitmeni isterim
Tek sen mutlu ol, bir
an için de olsa bunu dilerim.
İçim dışım seninle
dolu, seni yaşıyorum
Seni düşünüyorum, seni
özlüyorum
Bu aşk imkanı yok
bitmez; olsan da bitmez olmasan da
Belki ölürsem biter, gömülürsem kara toprağa
O zaman ayağının
dibinde bir papatya olurum
Sırf seni bir kez daha görmek için yüzüne karşı
doğrulurum.