“Öyle bir gel/ki
Duvaklansın yüzler…”
An çiz yüreğime!
Keleşe kilit sözlerin
Duvarlarında yamala
Söz mahkumlarını…
Yüzü alınmış çocuklar
Kökleri yalnız kuşlar
Gamga düşmüş saçlarına
Söğüt yapraklarında üşür benleri
Neye yarar bir elin vermediği
Sürtük zamanlarda halvet
Zevk sulanmış kaldırımlar
Yine diyorum/yine
Deli bir bakışın
Gözlerinde süslenecek gece
Gebe kuşaklı kadınlar
Yastık basacak tenine
Uyuşuk sevdanın
Dizlerine çömelecek
Aşk…
Semirilecek ten
Utanacak ayaz
Naylon terlikli kızlar
Taşa basacak ahlarını
Okula çizik/
Derste ezik
“Ve sonu taşıyacaklar
Kaldırım diplerine…”
Ağıt bulutlar
Vuslata yağın kanı
Ölüler yıkansın gözelerde
Şişman halt duvarları
Yine marizini çizmiş
Karşı sokağın gülü
Sen adam;
Evine gider mi ekmek
Kırlanmış saçlarına kaç yıl
Ve avurtların çökmüş
Teranelerde çürüyen
Dişin…
Siz kadın;
Sevişken mevsimler yaz
Aşka çıkar mı bu sokak
Son sözü söylemeyin
Döllemeyin zamanı/
Şişman tenlerinizle…
Halt yemeyin halt/