Bir dönüş ağrısı sol yanımda şimdi
Az sonra uzun bir gecenin kapısını örtecek ellerin
Birkaç odun daha atarak sönmek üzere olan bir ateşe
Ellerini yüreğime bastırarak
Ilık nefesini yüzüme süreceksin
Bacadan yükselirken isli bir ateş
Sen yalnızlığın kırık nakaratıyla
Gönlümü mest edecek şarkılar söyleyeceksin
O menteşesi bozulmuş kapıdan çıkıp gitmeden sen
Sensizliğin ayazlarını şefkatinle teselli edeceksin
Bıçkın bir delikanlının gözleri olacak bakışlarım
Üşümüş ağaçlar gibi eğilecek dallarım
Kokun çekip gidecek senden önce
Ardından saman devrilişli saçların
Aralayıp hıçkırıkların tunçtan kapısını
Sevişmelerle ısıttığımız bu odadan
Her şeyimizi alıp çekip gideceksin
Ardından dökülen her cümle sen olacak yine
Suratı asık bir sesin resmini asacağım duvarlara
Gözkapaklarımı okşayacak yine rutubet kokusu
O irinli umarsızlığın bacalarından ayaz inecek
Resimlerdeki uzak ülkelere atlılar gitmeyecek
Sevinçler kahkahalarla körebe oynamayacak
Yorgun bir karanlık olacak yine avuç içlerimde
Sancıyla örselenen boğazımda utkusuz hıçkırık
Giderken aşk ardından yolcusuz gemiler batıracak
Derinlerimde aşk yine kaygılarımı doğuracak
Selahattin YETGİN