Sen güllerin özünden süzülmüş usaresin
İnanmadığım fala meylim senin
yüzünden
Bana fal borcun vardı vebalime çaresin
Hazandan bir gün aldım gün kötü geldi dünden
Kahve falım naz balım bana bir muştu versen
Damla sakızlı kahve içerim sen söylersen
Gülüşünden iz olur köpüğünde kahvenin
Fincanın zarafeti belli ki
senden andaç
Fincanın sinesinde izi gül mü telvenin
Senin yaptığın kahve her mevsim başıma taç
Kahve falım naz balım bana bir muştu versen
Damla sakızlı kahve içerim sen söylersen
Damla sakızındaki otantik tat senden mi
Ellerin mi süzülen bin naz ile cezveden
Köpükteki albeni gamzeli desenden mi
Ondan mı haber sorar gül dudaklar telveden
Kahve falım naz balım bana bir muştu versen
Damla sakızlı kahve içerim sen söylersen
Kurtuba’da sözün var falıma bakacaktın
Bir kahve içimliği otursaydık bir anlık
Belki de iklimime sel olup akacaktın
Kurulacaktı senle kahve kokulu hanlık
Kahve falım naz balım bana bir muştu versen
Damla sakızlı kahve içerim sen söylersen
Ankara, 22.08.2015 İbrahim KİLİK