YARABBİ BU NE HÜSRAN
Kaderim ızdırabın göz yaşıyla yazılmış,
Umutlarım kaybolmuş yaş ve sel arasında.
Mezar içinde mezar, bir haraba kazılmış,
Ben savrulup gitmişim rüzgâr yel arasında.
Aşkına aşiyandım, feryadım diner sandım,
Hoşnutu mabedinle gam ferim söner sandım,
Canı yâr mûhîtime bülbüller döner sandım,
Çok baykuşlar ağladı diken gül arasında.
Güneş'i düşlerimin mevsiminde saklarken,
Yeldânın zûlmetinde câvidânı beklerken,
Nevbaharın rengine gökkuşağı eklerken,
Kısılmış vaveylalar dudak dil arasında.
Üstüme devrilmiş bir enkâz altında kalıp,
Elde darbuka ziller muhabbetine dalıp,
Efkârlanıp bir hüzzâm bir de hicazdan çalıp,
Teselliyi aradım mızrap tel arasında.
Dağ olsa çöker insan, taş olsan dayanılmaz,
Bu uyku uyku değil, geldi mi uyanılmaz,
Görürsün hissedersin amma yürek yanılmaz,
Boynu bükük kalırsın iki kul arasında.
Kollarıma zincir vur, ayaklarima kendir,
Dağla şu yüreğimi, ızdırabımı dindir,
Kuru taputa degil, sevda atına bindir,
Öldüm öldüm dirildim, mezar sal arasında.
///////////////// ////////////
Yarabbi bune hüsran yürek kül karasında.
Kaldım mahşerde cennet sıratın arasında.
//////////////// /////////////
HARUN YILDIRIM
15/12/2015
(
Yarabbi Bu Ne Hüsran başlıklı yazı
Harun Yıldırım tarafından
16.12.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.