Geçtiğimiz Ocak ayının başında Antalya'nın
Alanya İlçesi’nde Engelsiz Perspektif Engellilere Yardım Derneği tarafından engellilerle
ilgili düzenlenen bir konferansta konuşmacı olarak katılan Savunma Sanayi
Müsteşarlığı ARGE ve Teknoloji Yönetimi Daire Başkanı Ata Şenlikçi’nin sarf
ettiği sözler engelli camiasında büyük tepkilere neden oldu.
Engelsiz Perspektif Engellilere Yardım
Derneği tarafından Antalya'nın Alanya İlçesi’ndeki Alanya Kültür Merkezi’nde
düzenlene Engelsiz Siber Güvenlik Konferansı’na konuşmacı olarak davet edilen
Savunma Sanayi Müsteşarlığı ARGE ve Teknoloji Yönetimi Daire Başkanı Ata
Şenlikçi yaptığı konuşmada, “Şahsıma ait
6 çocuğum var. Elhamdülillah hiçbirinde hata yok” dedi.
“Benim
şahsıma ait 6 çocuğum var, hanımımla beraber. Elhamdülillah hiç birinde hata
yok. Fakat onlara okula her gidişinde ve dönüşünde ‘Yanındaki arkadaşına
yardımcı olacaksın. Neler yaptın arkadaşların için’ deriz.” sözleriyle büyük tepki çeken Savunma Sanayi
Müsteşarlığı ARGE ve Teknoloji Yönetimi Daire Başkanı Ata Şenlikçi’nin şu ana
kadar medyada veya sosyal paylaşım sitelerinde herhangi bir özür dileğine dair
açıklama duyulmadı.
Oysa hata yapmak biz insanlara mahsustur.
Mevkiin, makamın, unvanın ne olursa olsun hata yapabilirsin ancak hatayı fark
ettiğin ya da size bildirildiği zaman hatanızdan dolayı özür dilerseniz bu
sizin ne kadar olgun ve ne kadar erdemli biri olduğunuzu gösterir.
Özür dilemediğinize göre sizden olgun bir
davranış sergileyerek erdemlilik göstermenizi beklememiz boşunaymış.
Kolun, bacağın gözün, kulağın olmadığı için
kimi sana sakat der, kimi özürlü der, kimi de engelli der. Yer yer bazen de
bedensel, zihinsel ve spastik engellilikten dolayı bedensel şekil bozukluğu
yaşayan bizlere kimi kendini bilmezler de ‘deli’
der.
Ve sözde okumuş geçinen adının başında uzunca
bir unvan taşıyan biride çıkar bizleri ‘hatalı’
görüp değerlendirdiği için ‘benim
çocuklarımda hata yok’ der.
Bu haberi okur okumaz daha önce anlamını az
çok bilmeme rağmen Türk Dil Kurumunun (TDK) sayfasında “Hata” kelimesinin anlamına bakayım dedim. Olur ya belki kelime
anlamı haberimiz olmadan değiştirilmiş olabilir diye internet sayfasını açıp
baktım. Tek baktığım orası olmadı elbette baktığım birçok sayfada da anlam
olarak hemen hemen aynı sözler yazılıydı.
Türk Dil Kurumunun (TDK) sayfasında ‘Hata’ kelimesinin anlamı olarak “1.Yanlış, 2.İstemeyerek ve bilmeyerek
yapılan yanlış, kusur, yanılma, yanılgı ve 3.Suç, günah, kusur”
açıklamaları yazılıydı.
Toplumun
başına ne gelirse bu zihniyetteki okumuş cahillerden geliyor... Devletin bir
kurumunun başında Daire Başkanlığı yapan biri bu sözleri söyledikten sonra
varın gerisini siz düşünün, bu toplum neden ileriye gidemiyor diye...
Topluma en
büyük zararı verenler işte bu zihniyette olan okumuş kara cahillerdir... Ne
diyelim daha neler göreceğiz kim bilir?
Bu konuyla
ilgili önce çuvaldızı kendimize batırmak istiyorum, sonra da bu zata ve bu
zatın düşüncesinde ve fikrinde olanlara da iğneyi batırmak istiyorum…
Bu konferansı
düzenleyen dernek yetkilileri ile salonda bulunan engelli dinleyicilerine sormak
istiyorum… Ata Şenlikçi’nin
sözlerini duymanıza rağmen o anda neden en ufak bir tepki göstermediniz? Tepki
göstermemekle kendinizin ‘hatalı’
olduğunuzu kabul etmiş olmuyor musunuz?
Bunları geçtik bu haberi okuyan izleyen
engelli federasyonları, konfederasyonları ve derneklerin büyük çoğunluğundan
daha önceki birçok olayda olduğu gibi en ufak bir tepki açıklaması duyulmadı.
Bu olaya ve buna benzer daha önce yaşadığımız olaylarda da sessiz kaldıkları
gibi bunda da aynısını yaptılar. Üzerlerine ölü toprağı serpilmiş gibi üç
maymunu oynayan bu engelli dernek, federasyon ve konfederasyon yöneticileri
acaba ‘hatalı’ bir yolda olduklarını bilmiyorlar mı? Sizler engellilerin
sorunlarını dile getirmeyecek, haklarını arayarak savunmayacaksınız da kim
yapacak? Bu sözlerim ilimizdeki birçok ‘tabela’
dernekleri içinde geçerli…
Gelelim o sözü söyleyen zatı muhtereme… Dini
konularda çok bilgi sahibi olan biri değilim. Ancak dilim döndüğünce bir iki
kelime etmek isterim. Ata Şenlikçi denen bu zat konuşmasında ‘Elhamdülillah’ diye söz ettiğine göre
benden daha dindar olduğu anlaşılıyor. (Gerçi kimin daha inançlı olduğunu ancak
Allah bilir.)
Şimdi bu zata soralım. Bizleri doğada ki,
tabiattaki ve evrendeki canlı cansız her şeyi Allah yarattı değil mi? Allah’ın
yarattığı en değerli varlığın insan olduğunu da biliyoruz. Öyleyse Allah’ın
yarattığı en değerli varlık olan insana yani engelli olan bizlere ‘hatalı’ demeyle günah işlemiş olmuyor
musunuz? Bizleri de Allah yarattığına göre siz bu sözlerinizle ‘Allah sizleri yaratırken hatalı iş yaptı’ mı
demek istediniz?”
Ayrıca farkında olmadan kendinizin de
‘hatalı’ olduğunuzu itiraf ettiğinizi biliyor musunuz? Neden diye soracak
olursan burnunun üzeride takılı olan gözlük süs için mi orada duruyor?
Sözün özü olarak, ‘Engeloji’ adlı kitabın yazarı olan değerli mücadele arkadaşım
Aliye Yücel kendi internet blogunda konuyla ilgili yazdığı yazının sonunda
güzel ve anlamlı bulduğum bir söz söylemiş. Bu sözü burada bir defa da ben dile
getirmek istiyorum.
“Eğer çocukları hatasızsa (!) babaları adına
çok utanmışlardır. Yok, eğer utanmıyorlarsa onlar zaten hatalıdır!”
Bilmem anlatabildim mi Şenlikçi?