* GECENİN ÜZGÜN ÇİÇEĞİ *


      Dudaklarında kırgın bir sevinç, buruk yüzlü bir kız
      Piyano çalıyor, gizli bir uçurum gibi
      Tuhaf... Efesli Helena'ya  ne çok benziyor yüzü
      Yanaklarına yaşlar iniyor gecenin dargın çiçeği
      Sen, sürgün kalabalıkların sultanı
      Flütümle  avun, bela etme öfkemi
      Kanatlarına sığındığın şövalyeler ölüm hükmünde
      Suskunluğun kar etmez, tenindeki yarana.


      Benliğimi gölgeleyen sen miydin?
      Bu kentin ihtiyarını senden duydum
      Heybem hâlâ aşk mektuplarınızla doludur
      İsteseniz de okuyamazsınız kahrolası bu ayrılığı
      Meğer dipsiz bir uçurummuş, tutunduğum eteklerin.


     Bilirim, bir tebessüm bile yeter kalbini talan etmeye
     Ne zaman bakışlarında bulsam kendimi,
     Solgun bir menekşe kokusu yayılıyor her yanıma
     Aşkla örselenmiş en romantik sahillerinde'yim, bu kentin
     Bir şarkı gibi dilime dolanır, konuşkan ellerin
     Yüzünü her düşündüğümde,  gururum yemin olur,
     O çocuksu çıkmaz sokaklarımda.


     Nuri Dağdelen

( Gecenin Üzgün Çiçeği başlıklı yazı Öz tarafından 3/26/2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.