Yürek bu!

 

Yürek bu tir, tir titrer kolaysa gel de dayan

Çırpınır bir kuş gibi, uçayım der uçamaz

Feryat, figan, vah eder, ne sezen var ne duyan

Hayatı bir düş gibi, geçeyim der geçemez

 

Güneş battıktan sonra, sayısız yıldız doğar

Aydan mahrum kalanlar, dert üstüne dert yığar

Bir küçücük yüreğe, bunca gam nasıl sığar

Yorulmuş bir döş gibi, açayım der açamaz

 

Kum pirinci geçince, kim oturup ayıklar

Neşeni alıp gider, yürekteki oyuklar

Gönül gezip tozmayı, arzu eder sayıklar

Yeniden bir iş gibi, seçeyim der seçemez

 

Öyle bir hal alır ki, ne arka sağlam ne ön

Gözüne uyku girmez ne yana dönersen dön

Pişmanlık takip eder nerede o mutlu son

Kesilecek fiş gibi, kaçayım der kaçamaz

 

Katlar, yatlar, makamlar, hep girerdi düşüne

Çoğuna sahip olup son verirken işine

Şeytanı taşlar gibi şu dünyanın peşine

İncisini taş gibi, saçayım der saçamaz!

( Yürek Bu! başlıklı yazı Mikdadi tarafından 29.04.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu