Kimseye
anlatmam, ah-u zarımı,
Kimseye anlatmam, ah-u zarımı,
Anlatsam taşarsın, yirmi dört saat.
İçimde
gizlerim, tüm zararımı,
Sebatla
aşarsın, yirmi dört saat.
Şu mahkûm
ruhumu, sana adadım,
Aşkına yazıldı,
bütün muradım,
Seninle ram
oldu, inan ki adım,
Dinlesen şaşarsın, yirmi dört saat.
Uyanır
seninle, ettiğim akit,
İyi
kullanmalı, zamanlar nakit,
Yetmiyor
sevdiğim, yetmiyor vakit,
Aklıma
düşersin yirmi dört saat
Diyemem mecnunum, çöldür mekânım
Ferhat’ın
nezdinde, dağı yakanım
Bilinmez sır
ile , akıyor kanım
Var isem
coşarsın yirmi dört saat.
Ölmem ki sevdanın, izi var ise,
Bizleri mi
bulur, her tür hadise,
Üstüme yağarken, gözünden çise,
Haliyle
beşersin ,yirmi dört saat.
Hep derim
yanımda, aldığın nefes,
Aşkı
tutmuyorsa, neylesin kafes,
Aklımın
rüzgârı, efil efil es,
Benimle
yaşarsın yirmi dört saat.
Âdemin aşkına, pervane olsan,
Yüreği
yoluna, divane olsan,
Bir onun uğruna, bahane olsan,
Dem olup
pişersin, yirmi dört saat.
Âdem
Efiloğlu