Zorda Kalan Ağaçlar
Yaz yağmurunun ardından sonlanan umutlar yerini zoraki gülüşlere bıraktı hatırların sonrasında Gerçekleşen mutluluklar kısalıklarının farkında değiller hemen oturdular hüzünlerin sofrasına Sevgi ile duran bedenler akıp giden zamanın içinde ilerlerken uydular nefretlerin hainane yordamına Yoksul çocuklar düşlerinin içinde yaşarken kapıldılar ihtişamın girdabına Malatya postası gibi mis kokarken istasyonlar bedbin suretleriyle esir oldular kanların kokusuna Sarayburnunda gezinen bir turist rüzgarların öncesinde kahroldu bakarken yıpranan şehrin tarihi dokusuna Seyahate çıkmış bir seyyah misyonerlerin simsiyah izlerini gördü kimsesiz çocukların beyhude yüzlerinde Kimileri dağların doruklarına saraylar kurarken kimileri üryan bulamadılar bir şey giymeye üstlerine Zorda kalan ağaçlar çaresizliğin temellerini gördü sarıldı köklerine bütün benliğiyle Zorluklarla büyüyen bir kasımpatı zorda kalmış insanlara acıdı bir öğlenin ölgün nefesinde bütün mahmurluğuyla Zor soruların gölgesinde yaşayan bir işçi düşünüyordu istikbalindeki yorgun sükuneti karanlığın aydınlığıyla Zorluklarla yaşayan bir dilenci öğrendi fakirliğin dilini kendi ellerinden yakardı ellerinin bütün acziyle Zor durumda kalmak istemeyen bir maliye memuru yanlış yapmamak için büyük bir dikkatle çalışıyordu küçük yazıhanesinde Son bulan yaşamları anlatıyordu sanki mutluluklar onlar gibi çaresiz bakıyorlardı sonsuz akan sokaklara sessiz bitkinlikle Sofrasını kuruyordu sevgilerin bir hayırsever yaptığı yardımlardan gocunmayarak bir şehrin ara sokağında büyük bir insanlıkla Sonrasını düşünüyordu aylar yıllar geçtikçe değere binen günlerini hatırlayarak yaşanmışlık ekseninde büyük bir kararlılıkla Tasdik ediyordu üzerine düşen gölgeleri toprak sararan benzine aldırmadan bir öğlen vaktinin ışıyan saniyelerinde mahzunlukla Taviz veriyordu gönüller kapılıp beyhude sevgilerin akışına bir kalem gibi kırılmaktı sonları yorgun geçen saatlerin ertesinde hafif bir bir hüzünle Tercüme ederken tarihi bir metni bir araştırmacı tarihin büyüsüne kapılarak dalmıştı Grek medeniyetinin arasına büyük bir coşkunlukla Tebessüm eden küçük bir kız çocuğu koşuyordu babasının peşinden mutlulukların dünyasına azla çok arasında değişen hayallerinin arasında büyük bir sevinçle Tirşe manzaraları görünce heyecanlandı küçük bir balıkçı engin deniz mavisi renklerin gölgesinde attı ağlarını denize büyük bir istekle Topluyorken çizgileri yaşlı bir ressam portesinde tuvalindeki renkler yüzüyordu gözlerinde elleri açılıyordu büyük bir kabiliyetle Sonsuzluğa uzanan sevgiler olmalı en derin mevsimlerin içinden akıp gelen insanlığa bilinenin sınırlarını zorlayarak Zorda kalan ağaçlar kimsesizliğin temellerini gördü köklerine sarılarak kalabalık akıp giden sokaklar arasından.................
(
Zorda Kalan Ağaçlar başlıklı yazı
ercaga tarafından
2.07.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.