Adını hiç anmayacağım demiştim
Tutamadım sözümü tükürdüğümü yaladım
Ama haklılık payım vardı benimde
Sabır taşı olsa inan çatlardı
Gözümle görmesem güler geçerdim
Dilin kemiği yok söylenir derdim
Alnıma bu kara lekeyi sürmeseydin
Yüreğimden öyle kolayca çekip gider miydin
Kim bilir kaç ocak yıktın
Aşk ateşini yüreğime koyduğundan beri
Ne acılar çektim az mı sabrettim
Sensizlik dile geldi duydu sesimi
Zamansız çıktı ipek böceği kozasından
Daha bahar gelmedi ki
Ömürden nefes çalarak yaşadığımdın
Kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi
Yaşadığım şehri terk ettim gittiğin beri
Gözlerinin namlusu yakar kirpiklerimi
Gözlerimden akan her yaş tanesi
Adres sormaz bilir gideceği yeri
Yanağımda yanar avuçlarım
Kulağımda esen rüzgar uğuldar
İsmini fısıldar haber getirir
Boğazıma kadar aşka batarım
Geriye dönüp baktığında
Neyin kaldı sana ait bende
Kör bir kurşun ve bıraktığın izden başka
Kapıları sürgülüydü yüreğimin
Ahh be kör olası yüreğim
Beni ne hallere düşürdün farkında mısın
Sana yazdığım tüm şiirlerimi biriktiriyorum
Eksilttiğimiz her yeni gün için
Duvara bir çentik atıyorum
Anılar doluyor bak göz bebeklerime
Yedeğimde taşıyorum umudun gölgesini
Yalancı baharlar mutluluk habercisi mi
Yüreğim ellerinde duruyor çaresizce ...
Refik
25 . 07 . 2016
İstanbul
(
Açamazsın Sürgülü Yüreğim başlıklı yazı
keskin2011 tarafından
25.07.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.