"İnkâr edenlere gelince, onlara dünyada da, ahirette de şiddetli bir şekilde azap edeceğim, onların hiçbir yardımcıları da olmayacaktır". (Al-i İmran Suresi, 56)
Öldükten sonra diriltilip de dünyada iken işledikleri amellerden ötürü her bir ferdin hesaba çekilip cennete veya cehenneme sevk edileceği güne inanmak imanın, Allah’a imandan sonraki en önemli olmazsa olmaz şartlarındandır.
“Allah’a ve ahiret gününe (gerçekten) iman ediyorsanız!..” diye başlayan bir çok nass (ayet-hadis) mevcuttur.
· Birazcık düşündüğümüzde bu herkesin kafasına göre takıldığı ve adeta yaşanmaz hâle getirilen dünyanın eğer bir de ötesi ve muhasebesi olmayacaksa neye yarar ki hayat?
· Zalimlerin zulmü, kâfirlerin küfrü yanlarına kâr mı kalacak?
· Mazlumun hakkını kimse almayacak mı?
· Hainlerin hesabını kimse hakkıyla görmeyecek mi?
· Dünyanın her bir menfezine kadar sızan Siyonistleri kimse sorgulamayacak mı?
· Kendisini evrenin efendisi ve bekçisi zanneden ABD’yi hizaya getiren olmayacak mı?
· Allah’ın arzında yaşayıp da şirkle, küfürle, nifakla, fücurla, ihanetle, fitneyle ve fesatla yaşayanların defteri dürülmeyecek mi?
· İnsan kılıklı şeytanların ve insan görünümlü hayvan bile olamayanların manevra alanı daraltılmayacak mı?
· Mağduru ve mazlumu sömürenlerin saltanatı sona erdirilmeyecek mi?
Bu ve benzeri soruların cevabını aradığımızda ebedi olan ve Allah dünyadaki gibi hikmetiyle tecelli etmesinden ziyade, nihaî adaletinin gerçek manada tahakkuk edeceği ahiret âleminin varlığı kaçınılmaz ve elzemdir.
Yüce Rabbimizin (c.c.) Kur’an-ı Kerimde bildirip Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in de sahih hadislerinde beyan ettiğine göre ahirete iman konusu çok ciddi bir inanç meselesidir.
Aslında Allah’a imadan çok ahirete iman noktasında büyük problemler yaşanmaktadır; çünkü insanların çoğu hiç ölmeyecekmiş ve Allah yokmuş gibi yaşıyorlar da, hesaba çekileceklerine inanmıyorlar.
İşte bu yüzdendir ki birileri, ne kadar çok kazanırsam, ne kadar çok ezersem, ne kadar çok çalarsam ve ne kadar çok eğlenirsem kârdır, düşüncesindedir.
Oysaki başta Müslümanlar olmak üzere diğer akıl sahibi insanlar Allah ve Resulü’nün haber verdiği çerçevede ahirete hakkıyla inanmış olsalardı, dünya bu hale gelir miydi?
Ahirete iman (cennet-cehennem, mizan, sırat) konusunda insanların ekserisinde iman zafiyeti bariz bir şekilde gözlenmektedir.
Bırakın gâvur, küffarı aramızda yaşayanlardan bile; ‘ kim gitmiş de gelmiş?, insan ölüp, etleri çürüyüp de kemikleri dağıldıktan sonra, nasıl dirilecek de dünyadaki yaptıklarından hesaba çekilecek?’ gibi soruların sorulduğuna şahit olmaktayız?
Bunlar kendi yaratılmışlıklarını unutup da hâşâ Yüce Allah’a işini öğretmeye kalkan sefihlerdir.
Yüce Rabbimiz (c.c.) kullarının böyle diyeceklerini bildiği için, kerim kitabında:
“İnsan, onu tekrar diriltip kemiklerini yeniden bir araya getiremeyeceğimizi mi sanıyor? Hayır, kesinlikle değil. Kemiklerini parmak uçlarına varıncaya kadar bütün özellikleriyle yeniden meydana getirmeye gücümüz yeter. Fakat insan, diriltilmeyi ve hesaba çekilmeyi yalanlamak, öncelikle günah işleyip tevbeyi ileri bir tarihe tehir etmek istiyor.” (Kıyame Suresi, 3-5) buyurarak insanların bütünüyle yeniden hesaba çekilmek üzere diriltileceklerini açıkça ifade etmektedir.
Hoca bozuntusu ya da müsveddesi FETO’nun gerçek manada inancı olmuş olsaydı bu necip millete bu zilleti reva görür müydü?
Feto ve diğerleri inancı sömürerek, daha dünyada iken Şeddat (aleyhi leane) gibi yalancı cennetler vaat ederek cahilleri kandırarak emellerince kullanıp sömürmekte ve her gayrimeşru işte kullanmaktadırlar… İşte maalesef FETÖ bu düşüncenin ürünüdür…
Peki bu din baronları inancı sağlam olan insanları aldatıp kandırabilir mi? İşte o biraz zor!..
Hocalarını, şeyhlerini, önderlerini ilah (Rabb) edinenlerin vay haline!..
Bakınız Yaratıcımız Rabbimiz Teâlâ ne buyuruyor:
Siyonistlerin finanse ettiği kimi Locaefendiler, kâfiri, fasıkı, ehl-i kitabı, müşriki ve hainleri bırakıp mütemadiyen Müslümanlarla, onların peygamberleriyle yani sünnet ve hadislerle, sahabeyle, müçtehit ve mücedditlerle uğraşarak İslam’ı Hıristiyanlaştırmak ve Yahudileştirmek istiyorlar…
Bu şarlatanların biri gider bini gelir, çünkü İslam düşmanları sürekli senaryo yazıp jönlerine oynatmakta ve bizlere izletmektedirler ki, birçok ilahiyatçı da maalesef bu yapılanmalara ya direkt destek olmakta veya pirim vermektedir… Hâ, eleştiriye de hiç mi hiç tahammülleri yoktur…
Sözü fazla uzatmadan yine bir ayet mealiyle bitirelim:
“Ey iman edenler! Allah'a, peygamberine, peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Zira Allah'ı, meleklerini, kitaplarını ve peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr eden, gerçekten şiddetli ve derin bir sapıklığa düşmüştür.” (Nisa Suresi, 136)
Selam ve dua ile…
MFK
