Gönül tufan yaşarken turi
sine dağında
Yalancı rüzgâr olup şu yardan
yana esem
Çırpındıkça dolaşan naylon
nefsin ağında
Çıkıp garip pazara satlık
ömür var desem.
Dünyamın dört yanını kaplamış
çirkin hile
Uğraşıp didinerek canla çırpınsam
bile
Sabah öğle ve akşam soframda
katık çile
Sarat gibi delindi olmayan
çaput kesem.
Dost akraba dediğim
salladıkça martaval
Sürüye sayıp beni dinledim
pek çok kaval
Hayat boyu sen doldur
dolmuyor tırlık çuval
Ruhum kalbim midem aç acım aç
havyar yesem.
Azrail’le kol kola tek nefes
can ederim
Sevgiyi tanımazken sevgiden
bahsederim
Gözümle gördüğüme muhabbet
nakşederim
İçim dışım farklıyken
aldatmasın elbisem.
Cevapsız sorularla tükenmiyor
güyalar
Sokaklarda gezerken gerçek
sanki rüyalar
Hazreti Yunus demiş soğuk
suyla yuyalar
Darılma arkadaşım bunlar
benim vesvesem.
13.08.2016
Ahmet Çelik
TIRLIK: Kalın ipten dokunmuş
çuval