Gizemli Masallar Diyarı İstanbul
GİZEMLİ MASALLAR DİYARI İSTANBUL
Sen, ey...! gizemli masallar diyarı yedi tepeli istanbul
Madem ki unutulmuşsun, eski dostlardan yana
Dur! bekle, bu kadar da umutsuz olma
Biliyor musun sendin, tüm sevdiklerimi benden çalan
Palmiyeli ağaçlarla arşınlıyor, sevda yüklü yolların
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum diyen Attila İlhan
Şimdi Çiçek pasajında onunla olmak vardı
Kemancılar başucumuza gelmeden önce.
Sen, gözlerimde gizlediğim Sirkeci iskelesi
Gün bitti, biletini alan Üsküdar'a geçti
Soğudu, en ateşli gençliğimin zamanı
Yanıp sönen sihirli ışıklarınla gör beni
Kuzguncuk yokuşundayım, soluğum büyümüş oflamaktan
Ey! tarihin zaferleriyle, cihanı titreten İstanbul!...
Gecenin karanlığını çal, Boğaz'ın mavi sularıyla yıka beni
Münir Nurettin'in şarkılarını çal, geçtiğim her kapıdan
Hatırladıkça, daha çok özledim, daha çok sevdim seni, İstanbul'um.
Seninle öğrendim, şiirlerin en hasını yazmaya
Sanki Göksel Arsoy, Belgin Duruk'tan bir filmin yadigârı yüzün
İlk baş harfini söyle, bileyim Muhteşem Süleyman'ı
Galata'dayım, balıkçı teknelerini seyrediyorum
Ah! ömrüm, iki kapılı bir handa bekleyen bir yolcu gibiydim
Ne zaman biraz üzülsem, tesellimde sen varsın, İstanbul'um.
Nuri Dağdelen
(
Gizemli Masallar Diyarı İstanbul başlıklı yazı
Öz tarafından
26.09.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.