zarar vermeseydim en çok kendime
kurtarabilseydim tüm acısı olanları
faydam olsaydı bir ağaç kadar
dünyayı kucaklamak için
yeniden doğardım.

ses/siz ol;
tüm yalan sözlerinden vazgeçip
geceyi uyandırmadan gel
sesini orman kuytusunun sisleri
gecenin melekleri bile duymasın
kessin karanlığı kör bir makas, bırak
bıçak sırtı aşk düşsün canıma,canhıraş
sokağın köşesi ağlasın yine kör bakışıyla
gelmeyen ayak seslerin için yas tutsun
boğazın akıntısı taşısın beni kıyılarına
üşümüş küçük bir dalga misali
aşk aşk olalı
ne ben gibi bir seveni
ne sen gibi
ihanetin can damarı birini
hiç görmedi
Eros’u uyandırmadan gel
sirtaki yapsın bırak Yunan mitolojisi
aşk diye kandırılmış bunca insanın
günahlarını yüklensin cehennem zebanisi
sen yaz çalakalem inanmasan da
yaz ki ne büyük adamsın desinler
kasıl,kibirinden geber istersen
ama bana kendini inandıramazsın
ne büyüksün hakikaten
süslü giysilerinle kürsüde ibret-i alem için
yumruk sallayarak,tükürükler saçarak
kallavi aşk hikayeleri anlatıyorsun da
ne hikmetse artık seni de dinleyen az
şimdi yürü,ardına bile bakmana gerek yok
dağ senin,orman senin,deniz senin nasılsa
çek içine bolca oksijeni utanma
uyanıp gafletinden kollarını aç,kucakla seheri
eğer hala kalmışsa zavallı atmosferin
ciğerlerini kucaklayacak, son bir nefesi
Yasemin Göksel
İstanbul
24/12/2009