Kulağıma bilgisayar ya da televizyon belki de cep telefonu diye sesler geliyor uzaktan. Telgraf da olabilir mi, ya da elektrik ampulü öyle ya dünyayı baştan ayağa aydınlatan karanlıklara ışık tutan bir kullanım aracı. Hatta yıllarca insanlar bunu tartıştı, dünyamızı aydınlatan bu buluşu yapan Thomas Alva Edison cennete gider mi gitmez mi? O işin ahlaki ve dini yönü, bizim ilgilendiğimiz insanlara yararlı bir buluş olduğu kesinlikle, ayrıca kimin nereye gideceğini de Allah bilir...

Eveeet gelelim benim gözümde dünyanın en büyük buluşu yoğurta. Yoğurt mu dediniz veya buyur kelimelerini duyar gibi oluyorum. Kısaca tarihçesine göz atacak olursak aşağıda ki bilgilere de ulaşabiliriz...

''Yoğurt' kelimesinin Kaşgarlı Mahmut tarafından Divan-ı Lügat-İt Türk de kullanıldığı tespit edildi. Yoğurdun öyküsü ve tarihçesi başlığıyla yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:"Bugün yoğurdun nasıl yapıldığını herkes az çok biliyor. Sütün yoğurt haline dönüşmesi için eski yoğurt maya görevi görüyor. Peki, insanlar sütü nasıl yoğurt haline getirdi? Yani yoğurtsuz yoğurt nasıl yapıldı? Milli yiyeceğimiz olan yoğurdun ilk defa nasıl yapıldığına dair yeterli ve kesin bir bilgi mevcut olmamakla birlikte, göçebe olarak yaşamlarını sürdüren atalarımızın yoğurt yapımında kullandığı doğal mayalar karınca yumurtalarıymış. Taşların altında yer alan küçük ve beyaz baloncuk şeklindeki taze karınca yumurtalarını ezmişler ve ısıtılan sütün altına koymuşlar. Böylece süt karınca yumurtalarında bulunan kimyasal maddeler yardımıyla mayalanarak yoğurt haline gelmiş. Başka bir rivayete göre, sütün yoğurt olarak mayalanması Hz. İbrahim'e melekler tarafından öğretilmiş. Ve bu sır halinde uzun süre babadan oğla intikal etmiş. Eski Türkçe de yoğurt kelimesi 8. yy. metinlerinde yer alırken, Kaşgarlı Mahmut tarafından 10. yy. da yazılan Divan-ı Lügat-İt Türk ve Yusuf Has Hacib'in Kutadgu Bilig adlı eserlerinde bugünkü anlamında yoğurt kelimesinin kullanıldığı bildirildi.''

''Yoğurdun ilk olarak kimlerce ve nasıl üretildiği üzerine kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Tarihsel anlamda ise 6000 yıldır yoğurt üretilip tüketildiği tahmin edilmektedir. Yüksek kalsiyum oranı, riboflavin, protein, B12, B6 vitaminlerini içermesi nedeniyle dünyada tüketimi en yaygın ve besleyici gıda maddelerindendir.''

''Yoğurt saf olarak yendiği gibi meyvelisi de mevcuttur. Bunun dışında da yoğurdun çeşitleri bulunmaktadır. Örneğin; süzme yoğurt yaygın olarak meze yapımında kullanılmaktadır. Yoğurt ile yapılan pek çok yemek ve içecek türü vardır, ayran, cacık ve keş bunlardan bazılarıdır.''

Ayrıca kültürümüzde yoğurt ile ilgili bir dolu atasözü vardır işte bunlardan bir kaçı size. ''Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer.'' bir başkası yine ''Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.'' bir diğeri ''Zemheride yoğurt isteyen cebinde inek taşır.'' Ayrıca almanca da jogurt, İngilizce de yoghurt diye de geçmektedir. Bu da biz Türklerden çıktığının bir göstergesi olsa gerek...

''Uzun ömürlü, sağlıklı yaşayan insanlara sorduğunuzda bir çoğunun verdiği ortak cevap her gün yedikleri bir kâse yoğurt olacaktır. Yoğurt, insan için gerekli besin ögelerini içinde bulundurur. Sindirim sistemi için uygun bir besin maddesidir. Her yaşta, sağlıkta ve hastalıkta yenilmesi gereken bir besindir. Ayrıca akşam saatlerinde tüketildiği zaman insana müthiş uyku verir.'' Yoğurttan yapılan bir madde olan ayranda hemen hemen aynı işlevi görür, gece yatmadan evvel içildiğinde uykuya müthiş yardımcı olur. Gece yastığa başını koydu mu hemen uyuyamayan benim gibi biri için ve de büyük ihtimalle Orta Asya'da ki atalarımızın dedelerimizin bulduğu bir buluş olduğu için benim gözümde dünyanın sayılı buluşlarından birisidir. Sevgisiz ve yoğurtsuz kalmayın diyelim bitirirken kalsanız bile annenizin yaptığı gibi mayalarsınız...

( Bence En Büyük Buluş başlıklı yazı AhmetZeytinci tarafından 4.02.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu