Ey oğul
Yüzüne üşür Karadeniz
Soluğunda ay yanar
Dudaklarında Kasım
ışıltısı
Hayat bağrında közler
düşleri
Sen gülesin diye…
Ey oğul
Kederlerin başucunda
demledik hayalleri
Adında âlem avuçlarına
düştü
Zahirin varlığına sır
çaldı Rabbim
Gözle görünmeyen sırra
Mukaddes bir ışık
yandı zatında
Ve hayatımızda…
Ey oğul
Saçlarımın her telinde
gezinen ellerin
Bir sıcak
gülüşüne fedadır
Fedadır yüreğimin
çerağlarında
Soğumaya yüz tutan
kırılganlıklarım…
Ey oğul
Zaman nasılda geçip
gidiyor
Dün koynumda uyuduğun
vakitler
Kaburgamda hatıra
Sol göğsümün üstünde
diş izlerin
Hiç aklımdan çıkmıyor baba
deyişlerin…
Ey oğul
Mirasını tükettiğimiz dünyada
Güzellikler ısmarladım
yollarına
Biliyorum dünyayı
Senin gibi güzellikler
kurtaracak
Adınla yaşa…
Ey oğul
Şimdi uyu
Yarın güneş bizim için
doğacak
İyi ki doğdun…
Âdem Efiloğlu
Not: İlk göz ağrımın doğum günü anısına. (08 Kasım 1996)