Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, helal aş ve ekmeğimin lezzetisin.
Sen, sana meftun bu gönlümün muhabbetisin.
Sen, sayılı ömür miadımın şeref ve izzetisin.
Ve sen, bir anlık firakında en manidar
hasretimsin.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, fikri güzel, gönlü güzellerin, uslarısın.
Sen, asil ve yufka yürekli insanların, günlerce
süren yaslarısın.
Sen, şeref abidesi bir babanın, gayret
ve çabalarısın.
Ve sen, gönülden gönle giden yolların, en hayırlısısın.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, kıt kanat geçinen, helal çalışan
bir ırgatın, alın terisin.
Sen, sadece görülmesi gerekenleri gören, gözlerin ferisin .
Sen, hak ile batıl uğruna yapılan, cenklerin zaferisin.
Ve sen, bu yalancı cennet şehir için,ser verip sır vermeyenlerisin.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, en uzun, en yanık ve de okundukça
okunan, şiirlersin.
Sen, kurumuş,çatlamış gönül tarlalarını, sulayan derelerisin.
Sen, daima vermeyi şiar edinmiş, cömertlerin
nasırlı ellerisin.
Ve sen, seni her türlü kemliklerden,muhafaza
eden mert ve yiğitlerisin.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, sana meftun olanların asil ve yufka gönüllerin
ziyasısın.
Sen, cehennem narlarından korkanların, ar
ve hayâsısın.
Sen, asırlık çınar ağaçların gölgesinde, yorgunlukların giderenlerin sefasısın.
Ve sen, sende doğmuş, sende büyümüş, has
insanların en hasısın.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, sevgi ve muhabbet, şefkat ve
merhamet abidesisin.
Sen, kimsesiz dul ve
yetimlerin, gönül zenginliğin nişanesisin.
Sen, medeniyetlere beşiklik edenlerin,efsunlu
efsanesisin.
Ve sen, tarihe mal olmuş, aşk ve
sevdaların, fihristesisin.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, sadakat, ahde vefa, samimiyet ve uhuvvetisin.
Sen, bir babayiğidi er meydanına
çıkaran, cesaretisin.
Sen, insanı değerli kılan, şeref namus ve
izzetisin.
Ve sen, rıza-i lillah için rahmani
gözyaşlarını döken didelerisin.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, en müzmin yorgunlukları gideren, sevinç ve neşesisin.
Sen, insanı, yazın Ağustosunda,
serinleten meltemisin
Sen, insanı ayakta tutan, derinden
alınıp verilen nefesisin.
Ve sen, zifiri karanlık çıkmaz
sokakları, aydınlatan, ay ve güneşsin.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, insana aşkın dağlarında, özgürlük
naraları attıran, hürriyetsin.
Sen, insanları birbirlerine
yakınlaştıran sevgi ve muhabbetsin.
Sen, tarih sayfalarına altın harflerle yazılmış asaletsin.
Ve sen, insanı sorgu ve sualsiz
cennetlik eden vicdan ve merhametsin.
Ey Diyarbekir,Diyarbekir!
Sen, meclislerde, anlatılmakla bitirilemeyen,
duygu ve düşüncelersin.
Sen, yanan bağırların, hararetlerini
gideren, gürül gürül akan, buz gibi çeşmelersin.
Sen, insana, Allah’ın rızasını
kazandıracak, hayırlı ve güzel iyiliklersin.
Ve sen, tarihe mal olmuş,insanları
yazan, kitapların ana fikri ve özetisin.
16/Temmuz/2018