Online Üye
Online Ziyaretçi
Gel gel diye şakıyor minik serçe
bahar yakın cennet yakın
fasulye yaprakları savrulurken
rüzgarın ılık nefesinde
ateşe böceklerinin dansında
bolluk doğuyor taze soğan bahçesinde
sema rengarenk poşet gökkuşağı
turnalar
mercimek şelalesinde vals ederken
patates tarlasında toy var
korkuluk üstünde
guguk kuşu ve bülbül
vadilerin şen şakrak Solistleri
ey kuzgun kardeş
seni kimse senin gibi sevmiyor
biraz sardunya biraz menekşe
bir yudum anason suyu
bir yudum üzüm nektarı
hay senin aklına
Ağustos böceği…
Suskun//