Anla Lili ben ötelerin ötesindenim
Ben kainatın efendisine köleyim
Eskilerin bulduğu köhnemiş bir ayna
Özlemim bir yılan gibi sarılmış boğazıma
Ben dedim ya işte ötelerdenim
Kah senin gökyüzünde kah pencerenin içindeyim
Ben kırık bir aynayım Lili
Görüntüler de paramparça hani
Kiminde gerçeğim kiminde sanalda
Kiminde uzunum haddimden, kiminde kısa
Çok şey söyleler sana benden yana
Gel inanma onların ağzından çıkanlara
Sen her sabah dikilip karşıma
Yeni çekilen bir rimel de oldum kaşlarına
Eskitti beni hayalin aynalar çıkmazında
Kafamın içinde seninle yaşayan o şehir aslında
Sen tam da o zaman gidersin ya
Kaç bin kez kapatıp kapıları yüzüme
Ben aynada kalmışım yalnız resminle
Yakınlaştıkça ben uzaklaştın hep benden
Diyemedim yine bir şey; ketum olan ben
Payot'un yanında, Aristo'nun kitap kilerine
Seni aradım pencereler penceresinde
Haklı çıktı bütün haksızlar hele de Muarice
Yeniden doğdum ben senin her mucizende
*aradığın kendini yazamadım ama sen anla ve kimseye de söyleme*
Güneş'i yansıttığımı sandım sen her karşıma dikildiğinde
Haklı çıktı yine Platon da, Farabi de...
Beni bende bırakıp da gitme
İster yaşadığın şehirde ister yaşattığın şehirde
Burdayım işte ilk günkü gibi hem de
Sen aynaya baktıkça beni göreceksin gözlerinin içinde
Sen Güneş'ten sonra dünyama kaç köşeli yıldızsın
Rüyalarda parlayan hakikatte ruhuma yansıyan
Bir deniz gibi güzelliğin sen bilmesen de
Eskidim işte güzelliğin ile bu sensiz şehirde
Nice günahlara şahidimi ve sevaplara nice
Başkenti senin adıdır dünyamın her yerinde
Karşısına dikindiğin bu adam çocuk hâlâ
Ölümün peşine takılıp geldi bu yaşlara
Sonra sığdı işte kalbinden yapılı odandaki aynaya
Kurtulayım desem de bir eser buna engel ama
Çıksam karşına ve bir buz dağı gibi erisem
Ben söylemesem de bütün şiirlerde illa ki sen
Ah Lili
Güzelim, sevdiğim, biten ömrümün geri gelmezi
Geçen her saniye güzelliğinden
Bir dakika kurban edilir aniden
Saatler durur sende çalışmazlar
Senin ismini yazsam yine de anlamazlar
Sen öyle ki sen diye seni anlamayız
Çözdüğümüz çocukların içinden biz çıkarız
Eğersen uzaklaşırsın benden
Anlamım olmaz eksilir gövdem
Ölmektir bunun adı, okuma!
Daha kavuşmadan ölünmez, unutma
Kırıktır ve eşini bulmaz hayallerim
Hep bir parçası eksiktir gerçeklerin
Ben neyim senin yanında
Tam da işte şu anda
Şehrin önünde ölümünde yanlış
Bir sen yalnızsın bir de ben yalnız
Aynalar kırılmasın da ne yapsın
Sen eksik kalan tek yanımsın
Asılmışlar benden bir cellat tarafından tavanlara
Bir şair tarafından balkonlara
Delirmiş çocuklar saatlerce bakıp bana
İçimde ve odandaki işte o ayna
Sormayın kaç köşemden kırıldığımı
Senin gülüşün Güneş'in de bir parçası
Anlamazsın, İstanbul değil artık sensin
Şiirlerimde kendini okuyan tek kişisin
Özleyince kalk sarıl benden yapılı aynana
Daha etmedim size veda
Asılı kalmış köşemde sevdan
Liliyar, ikimizin şiiri gelen adam koşan kadın