Üç beş ağaç, gerisi toprak, bozkır… Mecnun çöl!
Her taraf ağlamaktan olmuş
Gözyaşı göl!
Savaşlardan bıkmış, bunalmış…
Adeta savaşacak er kalmamış…
Buna rağmen Çanakkale’de zafer,
Geçememiş yedi düvel!
Alamamış ne toprağı,
Ne de kalpteki vatan aşkını
Zalim el…
Savaşmaktan yorgun Anadolu
Dul kalmış kadınlar ve yetim çocukları
Sarmış sağı solu!
Son padişah
Çanakkale’den gelen İngilizlere bakarken
Çekiyordu ah…
Karşısında Fatih’in portresi
Adeta sorguluyordu
Ne oldu size torunum…
Bağırmasını sanki
Kalbinde duyuyordu!
Kaybettiniz ilk önce İslam yolunu
Yalnızca Rabbime teslim kulunu…
Sözüm ona ilim öğrenmek için Avrupa’ya gönderdiğiniz vatan evlatları
Talan ettiler memleketin sağını solunu!
Her tarafta düşman ajan
Akıtıyordu
Şehitleri ağlatan kan!
Memleket evladın da neden vardı isyan
Neden öğretmediniz bu güzide vatan
Düşmana asla satılmaz…
Düşman uyumazken
Askeri neden uyuttunuz!
O büyük Güç
İhlas…
etmişti iflas
Aranamıyordu bile
Kimdeydi suç!
Çanakkale’de mağlup edilen İngiliz
Elini kolunu sallaya sallaya
İstanbul’da olmuştu filiz
Çöktürmüştü diz!
Ekmişti
Gazap tohumlarını!
Her yerde haçlı
Basıyordu toprağına!
Basıyordu vatanın
Her karış toprağına!
Biraz altın
Bir de Bandırma Vapuru
Git dedi Vahdettin
Mustafa Kemal
Ve arkadaşlarına
Şükür!
Sizinle bulsun Anadolu
Huzur!
Samsun’du
On dokuz Mayıs bin dokuz yüz on dokuz da
Özgürlüğün ağzı oldu
Kalbi yaşatan soluğu!
Arkasında yürüdükçe silahlandı halk
Yaşlasına bile dedi ayağa kalk!
Erzurum, Sivas kongrelerinde arandı hak
Ve
Ankara oldu son durak!
Yurdun her yerinde savaştı kınalı kuzular
Cephane taşıdı analar!
Düşman gördü ki
Esiyordu fırtınalar
Hala ezanla…
Korkmuyordu ölümden
Şehadet şerbeti içiyordu Mehmetçikler
Baki imanla…
Ve
Vatan toprağında kalmadı tek düşman
Cumhuriyet kuruldu
Mustafa Kemal’e Atatürk denildi
Baş kumandan!
Saffet Kuramaz